Haftaya Dair Hukuki Gelişmeler

  1. Üretken Yapay Zekâ ve Kişisel Verilerin Korunması Rehberi (15 Soruda) Yayınlanmıştır

 

Kişisel Verileri Koruma Kurumu (“KVKK”) tarafından hazırlanan Üretken Yapay Zekâ ve Kişisel Verilerin Korunması Rehberi (15 Soruda) (“Rehber”) 24.11.2025 tarihinde KVKK’nın resmi internet sitesinde yayınlanmıştır.

Rehber’de özetle aşağıdaki hususlara yer verilmiştir:

  • Üretken Yapay Zekâ (“ÜYZ”) sistemlerinin kişisel verilerin korunması bağlamında doğurabileceği etkilerin değerlendirilmesini ve veri sorumlularına yol gösterilmesini amaçlamaktadır.
  • ÜYZ, büyük ölçekli veri kümeleri üzerinde eğitilmiş ve kullanıcı tarafından sunulan istemlere (prompt) yanıt olarak metin, görsel, video, ses veya yazılım kodu gibi farklı formatlarda içerikler üretebilen bir Yapay Zekâ (“YZ”) türü olarak tanımlanmaktadır. Geleneksel YZ sistemlerinden farklı olarak, ÜYZ modelleri tamamen yeni içerikler üretebilme kapasitesine sahip bulunmaktadır. İçerik üretiminin temelinde, genellikle geniş ve çeşitli veri kümeleri üzerinde eğitilen temel modeller (foundation models) yer almaktadır.
  • Bir ÜYZ modelinin yaşam döngüsü; modelin kullanım amacı ve kapsamının belirlenmesiyle başlamakta, gerekli verilerin toplanması, eğitilmesi, ince ayarının (fine-tuning) yapılması, değerlendirilmesi, yerleştirilmesi ve izlenmesi aşamalarından oluşmaktadır.
  • ÜYZ, hukuk (sözleşme hazırlanması, hukuki belge analizi ve içtihat tespiti), sağlık, eğitim, müşteri hizmetleri ve pazarlama gibi birçok alanda kullanılmaktadır.
  • ÜYZ’nin kullanımına bağlı olarak gündeme gelen başlıca riskler şunlardır:
    • Halüsinasyonlar ve Tutarsız Çıktılar: ÜYZ modellerinin istatistiksel olasılıklara dayalı yapısı nedeniyle, gerçek görünüm altında, gerçeklikle örtüşmeyen ancak makul çıktılar (halüsinasyon) oluşturulabilmektedir. Bu hatalı veya yanıltıcı çıktılar sebebiyle, çıktıların doğruluğunun düzenli olarak kontrol edilmesi gerekmektedir.
    • Ön Yargı ve Yanlı Çıktılar: Eğitim verilerinde bulunan ön yargılar, sistemin çıktılarında ayrımcı veya saldırgan içeriklerin yeniden üretilmesine ve pekiştirilmesine neden olabilmektedir. Modellerin kara kutu (black box) niteliği taşıması, karar alma süreçlerinin anlaşılmasını ve ön yargıların giderilmesini karmaşık hâle getirmektedir.
    • Verilerin Gizliliği ve Güvenliği: Geniş veri kümeleri üzerinde eğitilen modellerde (örneğin internetten elde edilen veriler), kişisel verilerin model çıktılarına yansıtılarak veri sızıntılarına veya gizlilik ihlallerine yol açılması riski bulunmaktadır.
    • Deep Fake ve Manipülatif İçerikler: YZ tarafından oluşturulan veya değiştirilen, gerçekçi sahte görsel, ses ve video içerikleri, bireylerin itibarına zarar verme ve yanlış bilgi yayma potansiyelini taşımaktadır.
  • ÜYZ sistemlerinin veri odaklı işleyişi sebebiyle, yaşam döngüsünün her aşamasında kişisel veri işleme faaliyetleri söz konusu olabilmektedir. Model, kişisel veri işlenmesini özellikle hedeflememiş olsa dahi, çıktı aşamasında bir gerçek kişiye ilişkin verilerin üretilmesi mümkündür. Bu sebeple, söz konusu faaliyetler kapsamında 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) hükümleri uygulama alanı bulmaktadır. Anonim hâle getirilmiş verilerin kullanılması hâlinde ise Kanun hükümleri kural olarak uygulanmamaktadır.
  • ÜYZ sistemlerinin karmaşık ve çok katmanlı yapısı, veri sorumlusu ve veri işleyen rollerinin tespitini zorlaştırmaktadır. Veri sorumlusunun tespiti, kişisel verilerin işlenmesine ilişkin temel kararları (neden ve nasıl) kimin aldığına bakılarak somut olaya göre yapılmalıdır. Taraflar arasında akdedilen sözleşmelerin, tek başına belirleyici bir nitelik taşımadığı ve tarafların fiili kontrolünün esas alınması gerektiği vurgulanmaktadır.
  • ÜYZ sistemleri kapsamında işlenen kişisel veriler, Kanun’un 4. maddesinde düzenlenen genel ilkelere uygun olmalıdır.
  • ÜYZ ile gerçekleştirilen her bir kişisel veri işleme faaliyeti için Kanun’un 5. veya 6. maddesindeki sınırlı sayıdaki işleme şartlarından en az birine dayanılması zorunludur. ÜYZ’nin geliştirilmesi ve çalıştırılması gibi farklı aşamalar, bağımsız veri işleme faaliyetleri teşkil edebileceğinden, her biri için ayrı işleme şartının belirlenmesi gerekebilecektir;
    • Açık Rıza: Açık rızanın geçerli olabilmesi için, YZ kullanıldığı, hangi amaçla işleneceği (geliştirme mi, çalıştırma mı) ve çıktının niteliği hakkında açıkça bilgilendirme yapılması gerekmektedir.
    • Verinin ilgili kişi tarafından alenileştirilmiş olması hâli, verilerin ÜYZ sistemlerinde serbestçe işlenebileceği anlamına gelmemektedir; alenileştirme iradesinin sınırlarının aşılmaması gerekmektedir.
    • Meşru Menfaat: Bu şarta dayanılabilmesi için, veri sorumlusunun menfaati ile ilgili kişinin temel hak ve özgürlükleri arasında denge testi yapılmalıdır. İlgili kişinin temel hak ve hürriyetlerinin zarar göreceği (örneğin, bir kişinin taklidinin oluşturulması gibi) durumlarda bu şarta dayanılamamaktadır.
    • Özel Nitelikli Kişisel Veriler: Bu tür verilerin işlenmesi kural olarak yasak olup, Kanun’un 6. maddesindeki özel şartlara tabidir. Sözleşmenin ifası ve meşru menfaat, özel nitelikli kişisel veriler için hukuki dayanak teşkil etmemektedir.
  • Yurt dışında yerleşik hizmet sağlayıcılar aracılığıyla ÜYZ sistemlerinin kullanılması durumunda, kişisel verilerin yurt dışına aktarımı faaliyetinin Kanun’un 9. maddesi ile ilgili Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
  • Kanun’un 10. maddesinde düzenlenen aydınlatma yükümlülüğü ile şeffaflık sağlanmaktadır. Kullanıcıyla doğrudan etkileşim kuran sistemlerin (sohbet botları gibi), ÜYZ temelli olduklarını açıkça belirtmeleri gerekmektedir.
  • Kanun’un 11. maddesinde güvence altına alınan ilgili kişi haklarının ÜYZ sistemleri kapsamında da etkili biçimde kullandırılması zorunludur. Özellikle bireylerin, münhasıran otomatik sistemler vasıtasıyla analiz edilmesi suretiyle kendisi aleyhine çıkan sonuca itiraz etme hakkı (md. 11/1/g), bu sistemlerde kritik bir güvence olarak değerlendirilmektedir.
  • Veri sorumluları, Kanun’un 12. maddesi uyarınca kişisel verilerin hukuka aykırı işlenmesini ve erişilmesini önlemek amacıyla uygun teknik ve idari tedbirleri almakla yükümlüdür. Bu kapsamda; veri koruma etki değerlendirmesi yapılması, mahremiyet artırıcı teknolojilerin (privacy-enhancing technologies) kullanılması ve ÜYZ’ye özgü zafiyetlere (istem enjeksiyonu gibi) karşı teknik kontrollerin uygulanması tavsiye edilmektedir. Ayrıca tasarımdan itibaren mahremiyet ve varsayılan olarak mahremiyet yaklaşımlarının benimsenmesi de önerilen önleyici tedbirler arasındadır.
  • Bireylerin ÜYZ uygulamalarını kullanırken; ad-soyad veya kimlik bilgileri gibi doğrudan tanımlamaya elverişli kişisel verilerin paylaşımından kaçınılması, üçüncü kişilere ait kişisel verilerin ifşa edilmemesi ve sağlık, finansal veya hukuki süreçlere ilişkin hassas nitelikteki bilgilerin bu sistemlerle paylaşılmasından kaçınılması gerektiği belirtilmektedir.
  • Ebeveynler tarafından çocukların ÜYZ kullanımına yönelik olarak, kullanılan platformların yaşa uygunluğunun kontrol edilmesi, özellikle deep fake teknolojilerinin yarattığı manipülatif içerik riskleri hakkında çocukların bilinçlendirilmesi ve kişisel bilgilerin paylaşılmamasına yönelik farkındalık kazandırılması önem taşımaktadır.

Rehber’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

 

  1. Sermaye Piyasası Kurulu Teşkilat Yönetmeliği Yayımlanmıştır

 

19.11.2025 tarihli ve 33082 sayılı Resmî Gazete’de 10584 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile Sermaye Piyasası Kurulu Teşkilat Yönetmeliği (“Yönetmelik”) yayımlanmıştır.

Yönetmeliğin yürürlüğe girmesiyle birlikte, 26 Nisan 1982 tarihli ve 8/4644 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Sermaye Piyasası Kurulu Teşkilat, Görev ve Çalışma Esasları Yönetmeliği yürürlükten kaldırılmıştır.

Yeni Yönetmelik ile getirilen değişiklikler özetle aşağıdaki şekildedir;

  • Sermaye Piyasası Kurulunun (“Kurul”) daha hızlı ve etkin çalışması ile hizmet birimleri arasındaki işbirliği, düzen ve uyum artırılmıştır.
  • Kurul’un organizasyon yapısı, mevcut sermaye piyasaları ve güncel gelişmeler doğrultusunda yeniden düzenlenmiştir.
  • Kurul’un hizmet birimlerinin yapısı yeniden tasarlanmış; daire başkanlıkları şeklinde teşkilatlanmaya devam edilmekle birlikte bazı birimler kaldırılmış, yenileri kurulmuş ve bazı birimlerin isim ve görev tanımları değiştirilmiştir. Mevcut on iki (12) daire başkanlığı sayısı on altıya (16) çıkarılmıştır.
  • Birimler “Ana Hizmet Birimleri”, “Danışma Birimleri” ve “Yardımcı Hizmet Birimleri” şeklinde kategorilere ayrılmıştır.
  • 7518 sayılı Kanun ile Kurul denetimi altına alınan kripto varlık hizmet sağlayıcılarına yönelik görevlerin yerine getirilmesi amacıyla Finansal Teknolojiler Dairesi kurulmuştur.
  • Yurt içinde, Kurul’un görev alanının yoğunlaştığı illerde üçü geçmemek üzere, yurt dışında ise sermaye piyasaları açısından yoğun ilişki içinde bulunulan ülkelerde Cumhurbaşkanı Kararı ile temsilcilik açılabilecektir.

Yönetmelik Resmî Gazete'de yayımlandığı tarihte yürürlüğe girmiştir.

Söz konusu Cumhurbaşkanı Kararı’na buradan ulaşabilirsiniz.

 

  1. Sermaye Piyasası Kurulu Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik Yayımlanmıştır

 

Sermaye Piyasası Kurulu (“Kurul”) tarafından hazırlanan Sermaye Piyasası Kurulu Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik (“Yönetmelik”) 19.11.2025 tarihli ve 33082 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.

Yönetmelik ile öne çıkan hususlar özetle aşağıdaki şekildedir:

  • Yönetmelik ile Kurul’un işleyişi ile Kurul’un görev, yetki ve sorumluluklarının yanı sıra Kurul’un ve personelinin çalışma usul ve esaslarının belirlenmiştir.
  • Yönetmelik, 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 123 üncü maddesinin yedinci fıkrası ve 127. maddesinin altıncı fıkrasına dayanılarak hazırlanmıştır.
  • Kurula gelen ve Kuruldan giden her türlü evrakın kaydı ve bu evraka ilişkin tüm işlemlerin kural olarak Elektronik Belge Yönetim Sistem (“EBYS”) üzerinden yürütülmesi öngörülmüştür. Elektronik ortamda kayıt imkânının bulunmadığı hallerde evrakın fiziki defterlere işleneceği hükme bağlanmıştır. Kurula posta, E-Başvuru Sistemi, elektronik tebligat, KEP, EKAP, UYAP, kargo veya diğer yollarla gelen yazıların evraktan sorumlu hizmet birimi tarafından teslim alınacağı, kayıt altına alınarak ilgili hizmet birimlerine gönderileceği düzenlenmiştir.
  • MERSİS kapsamındaki ihraççılar, sermaye piyasası kurumları ve Kanun kapsamında Kurul’a başvuru yapan gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılacak başvuruların kural olarak E-Başvuru Sistemi üzerinden yapılması ve sonuçlandırılması esası benimsenmiştir. E-Başvuru Sistemine ilişkin usul ve esasların Başkanlık tarafından belirleneceği hüküm altına alınmıştır.
  • Kurul personeli ile ilgili ve kişisel nitelikte olup Kurul’un görev alanıyla ilgili olmayan yazıların Kurul kayıtlarına geçirilmemesi, bu yazıların ilgili personelin bağlı bulunduğu hizmet birimi başkanlığına iletilmesi düzenlenmiştir. Gizli ve kişiye özel zarfların yalnızca üzerinde adı yazılı olan kişiler veya yetkili kılınan kişiler tarafından açılabileceği hükme bağlanmıştır.
  • Kurul personelinin yaptığı inceleme, denetim, araştırma, soruşturma ve diğer çalışmaların sonuçlarının raporlar veya meslek personeli yazıları ile gösterileceği; raporların inceleme raporları, denetim raporları, araştırma ve sermaye piyasası raporları, soruşturma raporları ve iç denetim raporları olmak üzere beş gruba ayrıldığı düzenlenmiştir.
  • Kurulun sermaye piyasasına ilişkin görev ve çalışmalarının, ilgili hizmet birimlerinde açılan işlem dosyaları üzerinden yürütülmesi ve karara bağlanması esası getirilmiştir. Kurula yapılan başvuruların, meslek personeli tarafından “ön inceleme” ve “esasın incelenmesi” olmak üzere iki aşamada değerlendirilecektir.
  • Usule ilişkin eksikliklerin başvuru sahibine bildirileceği ve belirlenen süre içinde tamamlanmaması halinde dosyanın işlemden kaldırılabileceğinin başvuru sahibine bildirilebilecektir. Esasın incelenmesinde başvurunun, mevzuata uygunluğun yanı sıra Kanunun amaçları, ülke ekonomisinin gerekleri ve yatırımcıların hak ve menfaatlerinin korunması açısından da değerlendirilecektir.
  • Meslek personelinin, Kanun ve diğer kanunların sermaye piyasasına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına ve sermaye piyasası faaliyet ve işlemlerinin denetlenmesine yetkilidir. Bu yetki Başkan tarafından görevlendirilen meslek personeli tarafından kullanılacaktır.
  • Denetimle görevlendirilen meslek personelinin, ilgili gerçek ve tüzel kişilerden bilgi ve belge istemeye, defter, kayıt ve belgeler ile elektronik kayıtları incelemeye, bilgi sistemlerine erişim talep etmeye, işlem ve hesapları denetlemeye ve ilgililerden yazılı veya sözlü bilgi almaya yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.
  • Başkan, üyeler ve Kurul personelinin görevleri sırasında öğrendikleri sırları yetkili merciler dışındakilere açıklayamayacağı ve bu bilgileri kendilerinin veya başkalarının yararına kullanamayacağı hükme bağlanmıştır.
  • Kurul’un dışarıdan destek hizmeti aldığı kişi ve kuruluşlar ile bunların çalışanlarının da aynı sır saklama yükümlülüğüne tabi olduğu; bu yükümlülüğün görevden ayrılma sonrasında da devam edeceği düzenlenmiştir.

Yönetmelik, Resmî Gazete’de yayımlandığı tarih itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Yönetmelik’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

 

  1. GİB Tarafından Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği Taslağı Yeniden Düzenlenerek Kamuoyu Görüşüne Açılmıştır

 

Gelir İdaresi Başkanlığı (“GİB”) tarafından kayıtlı ekonominin desteklenmesi, vergi güvenliğinin sağlanması ve mal teslimi veya hizmet ifasında bulunan mükelleflerin satış hasılatlarının doğru bir şekilde tespit edilmesi amacıyla hazırlanan 9.07.2025 tarihli Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği taslağı (“Tebliğ Taslağı”), gelen görüş ve öneriler dikkate alınarak yeniden düzenlenmiş ve kamuoyunun görüşüne açılmıştır.

Tebliğ Taslağı ile özetle;

  • Kayıtlı ekonominin desteklenmesi ve vergi güvenliğinin artırılması amacıyla mal teslimi veya hizmet ifası karşılığında düzenlenecek faturalar ile fatura yerine geçen belgelerin tam ve doğru bir şekilde düzenlenmesinin sağlanmasına yönelik düzenlemeler getirilmektedir.
  • Kredi kartı, banka kartı, ön ödemeli kart, karekod, elektronik cüzdan ve benzeri ödeme araçları kullanılmak suretiyle gerçekleştirilen tahsilatlarda mükelleflerin, kendilerine ait ödeme sistemlerini veya cihazlarını kullanmalarına ilişkin usul ve esasların belirlenmesi öngörülmektedir.
  • Banka veya ödeme hizmet sağlayıcıları tarafından mükelleflere tahsis edilen ödeme sistemlerinin veya cihazlarının, bayilik veya benzeri iş ilişkileri kapsamında aralarındaki sözleşmeye istinaden başka mükelleflere tahsis edilmesine ilişkin esasların düzenlenmesi amaçlanmaktadır.
  • Bu çerçevede, söz konusu ödeme sistemleri ve cihazları üzerinden gerçekleştirilen tahsilatların mükellef bazında izlenebilirliğinin artırılması ve buna bağlı olarak satış hasılatının doğru ve şeffaf bir şekilde tespit edilmesine yönelik hükümler getirilmektedir.
  • GİB tarafından yapılan duyuru uyarınca, Tebliğ Taslağı’nın geliştirilmesi ve yayımlanmaya hazır hâle getirilmesine yönelik çalışmalar devam etmekte olup mevcut taslakta yer alan hükümlere ilişkin görüş ve önerilerin, 01.12.2025 Pazartesi günü sonuna kadar 65.sube@gelirler.gov.tr elektronik posta adresine GİB tarafından belirlenen “Görüş ve Öneri Formu” kullanılarak iletilmesi gerekmektedir.

GİB tarafından konuya ilişkin yapılan kamuoyu duyurusunun tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

 

  1. Konutların Turizm Amaçlı Kiralanması Faaliyetlerine İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmıştır

 

Kültür ve Turizm Bakanlığı (“Bakanlık”) tarafından hazırlanan Konutların Turizm Amaçlı Kiralanması Faaliyetlerinin Düzenlenmesine İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (“Yönetmelik”) 25.11.2025 tarihli ve 33088 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.

Yönetmelik’e göre;

  • Aynı gerçek veya tüzel kişi adına birden fazla konut için tek izin belgesi düzenlenmesi hâlinde; 7464 sayılı Konutların Turizm Amaçlı Kiralanmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 4. maddesinin ikinci fıkrasının (ğ) bendinde tanımlanan “konut işletmesi” kapsamında aykırılık tespit edilmesi ve konutun konumuna, niteliğine veya fiziksel özelliklerine ilişkin yanıltıcı tanıtım faaliyetlerinde bulunulduğunun belirlenmesi durumunda, tek bir idari yaptırım kararı uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

Yönetmelik, Resmî Gazete’de yayımlandığı tarih itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Yönetmelik’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

 

  1. Enerji Sektöründe Siber Güvenlik Yetkinlik Modeli Yönetmeliği’nde Denetçi Firma ve Personel Niteliklerine İlişkin Değişiklik Yapılmıştır

 

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (“EPDK”) tarafından hazırlanan Enerji Sektöründe Siber Güvenlik Yetkinlik Modeli Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (“Yönetmelik”) 25.11.2025 tarihli ve 33088 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.

Yönetmelik’te özetle aşağıdaki hususlara değinilmiştir:

  • Enerji sektöründeki siber güvenlik denetim süreçlerinde görev alacak denetçi firma ve personelin nitelikleri yeniden tanımlanmış; denetim standartları ve geçiş sürecine ilişkin usul ve esaslar belirlenmiştir.
  • Uluslararası geçerliliği haiz sertifikasyon ve akreditasyon kuruluşlarına atıfta bulunulmuştur. Bu kapsamda CISA (Sertifikalı Bilgi Sistemleri Denetçisi) ve IAF (Uluslararası Akreditasyon Forumu) tanımları mevzuat metnine dahil edilmiştir.
  • Denetim ekibinin yapısı ve personelde aranacak asgari nitelikler hükme bağlanmıştır.
  • Denetim hizmetini sunacak tüzel kişilikler için kalite standartları yükseltilmiş ve çıkar çatışmalarını önleyici tedbirler alınmıştır:
    • Akreditasyon Zorunluluğu: Denetçi firmanın, ISO/IEC 27001 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi standardını işlettiğinin ve bu durumun IAF üyesi bir akreditasyon kuruluşu tarafından belgelendirildiğinin ispatlanması gerektiği belirtilmiştir.
    • Denetim Tecrübesi: Son beş yıl içerisinde ilgili standartlar kapsamında en az beş adet bilgi güvenliği denetiminin gerçekleştirilmiş olması şartı aranmıştır.
    • Tam Zamanlı İstihdam: Başdenetçi ve denetçi kadrosundaki personelin firma bünyesinde tam zamanlı çalıştığı ve başka bir firmada kısmi zamanlı istihdam edilmediği belgelendirilmelidir.
    • Bağımsızlık İlkesi: Denetçi firma ile yükümlü kuruluş arasında, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 195. maddesi kapsamında hâkim-bağlı şirket ilişkisinin bulunması veya aynı yatırımcının her iki tarafta hissedar olması durumunda denetim yapılamayacağı hükme bağlanmıştır.
  • Sektör paydaşlarının yeni düzenlemelere uyum sağlaması adına 1 Mart 2026 tarihine kadar geçerli olacak bir geçiş süreci öngörülmüştür. Bu tarihe kadar yapılacak yetkilendirmelerde; firmaların ya yeni 11. madde kriterlerini sağlaması ya da Bilgi ve İletişim Güvenliği Denetim Rehberi’nde belirtilen kriterlere ek olarak EKS başarı sertifikasına sahip personel bulundurması yeterli kabul edilecektir.

Yönetmelik, Resmî Gazete’de yayımlandığı tarih itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Yönetmelik’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

 

  1. Ticaret Bakanlığı Tarafından İthalatta Gözetim Uygulanmasına İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2013/13) Yürürlükten Kaldırılmıştır

 

Ticaret Bakanlığı (“Bakanlık”) tarafından hazırlanan İthalatta Gözetim Uygulanmasına İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2013/13)’in Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Tebliğ (“Tebliğ”) 25.11.2025 tarihli ve 33088 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.

Tebliğ’e göre;

  • 05.11.2013 tarihli ve 28812 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İthalatta Gözetim Uygulanmasına İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2013/13) yürürlükten kaldırılmıştır.

Tebliğ, Resmî Gazete’de yayımlandığı günü takip eden günden itibaren yürürlüğe girecektir.

Tebliğ’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

 

  1. Çocukların Suça Sürüklenmesinin Nedenlerine İlişkin Araştırma Komisyonu Kurulması Kararı Yayımlanmıştır

 

Türkiye Büyük Millet Meclisinin Çocukların Suça Sürüklenmesine Yol Açan Nedenlerin Tüm Boyutlarıyla İncelenerek Koruyucu ve Önleyici Mekanizmalar Geliştirilmesi ile Çocukların Toplumsal Yaşama Etkin Katılımlarının Sağlanması İçin Yapılması Gerekenlerin Belirlenmesi Amacıyla Bir Meclis Araştırması Komisyonu Kurulmasına Dair 1478 sayılı ve 14.11.2025 tarihli Karar’ı (“Karar”) 21.11.2025 tarihli ve 33084 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.

Karar ile belirlenen hususlar aşağıdaki şekildedir;

  • Araştırma Komisyonu 22 üyeden oluşacaktır.
  • Komisyon başkan, başkanvekili, sözcü ve kâtip seçimi tarihinden itibaren başlamak üzere 3 ay süreyle çalışacaktır.
  • Komisyon gerekmesi halinde Ankara dışında da çalışmalarını yürütecektir.

Karar’ın tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

 

Saygılarımızla,

Zümbül Hukuk ve Danışmanlık

info@zumbul.av.tr

 

İnternet sitemizde bulunan her türlü bilgi ve belge Avukatlık Kanunu ve ilgili diğer mevzuat ile Türkiye Barolar Birliği’nin Avukatlık Meslek Kuralları dikkate alınarak Zümbül Hukuk ve Danışmanlık tarafından yalnızca genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup, bu yayınlarda kesinlikle reklam ve/veya ticari amaç güdülmemiştir. İnternet sitemizdeki her türlü bilgi ve belge genel geçer nitelikte olup hiçbir suretle bu yayınların eksiksiz, doğru, güncel ve güvenilir olduğu garanti ve taahhüt edilmemektedir. İnternet sitemizde yer verilen yayınlardaki bilgilerle ilgili olarak bir avukata/uzmana danışmadan söz konusu bilgi ve belgelere dayanılarak hareket edilmemelidir. İnternet sitemizdeki yayınlarda yer verilen linkler kamuya açık kaynaklardan elde edilerek yalnızca ziyaretçilerin diğer bilgi ve belgelere ulaşmasını kolaylaştırmak amacıyla bulunmaktadır. Bu linkler hiçbir şekilde link verilen kişi, kurum ve kuruluşları tavsiye ve/veya onay anlamına gelmemektedir. İnternet sitemizdeki yayınlar hiçbir şekilde hukuki danışmanlık sunulması veya internet sitemize herhangi bir suretle ulaşan ziyaretçiler ile avukat-müvekkil ilişkisi oluşturulduğu anlamına gelmemektedir. İnternet sitemizdeki tüm içerikler Zümbül Hukuk ve Danışmanlık mülkiyetindedir ve hiçbir içerik yazılı izin alınmaksızın kopyalanamaz, çoğaltılamaz ve atıf yapılmadan kullanılamaz.