Duyurular

Tam Yargı Davalarında Arttırılan Miktara Hangi Tarihten İtibaren Faiz İşletileceğine İlişkin Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu Kararı Yayımlanmıştır
Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunun (“Kurul”) tam yargı davalarında miktar artırımında bulunulması halinde arttırılan miktara hangi tarihten itibaren faiz işletileceğine ilişkin kararı (“Karar”) 16.04.2025 tarihli ve 32872 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
Karar’a göre;
- Tam yargı davalarında, dava dilekçesi ile talep edilen miktarın yargılama sürecinde artırılması talebinde bulunulması halinde, artırılan kısma yönelik olarak hangi tarihten itibaren faiz işletileceği hususunda, Danıştay İdari Dava Daireleri ve İdari Dava Daireleri Kurulu kararları arasında aykırılığın söz konusu olduğu ileri sürülmüştür.
- Gerekli incelemeler yapıldıktan sonra tam yargı davalarında, dava devam ederken sunulan miktar artırım dilekçesinde yer alan tazminat miktarı için faizin hangi tarihten itibaren işletileceği hususunda içtihat farklılığı bulunması üzerine konunun içtihadın birleştirilmesi yoluyla çözümlenmesi gerekmiştir.
- İçtihadın birleştirilmesine konu uyuşmazlıkta üç farklı görüş öne sürülmüştür. İlk görüşe göre, davacıların gerçek zararlarını miktar artırımı yoluyla tam olarak ortaya koyduğu ancak bu zararın esasen olay tarihinde veya idareye başvuru tarihinde doğduğu kabul edilmelidir. Bu nedenle artırılan miktar için de dava açma tarihi ya da idareye başvuru tarihi esas alınarak faiz uygulanmalıdır.
- İkinci görüş ise artırılan tutar bakımından faiz başlangıcının, miktar artırım dilekçesinin mahkeme kayıtlarına girdiği tarih olması gerektiğini savunmaktadır. Üçüncü görüşte ise idarenin temerrüde düştüğü tarih olarak miktar artırım dilekçesinin karşı tarafa tebliğ edildiği tarih esas alınmalı ve faiz bu tarihten itibaren işletilmelidir.
- Kurul tarafından yapılan değerlendirmede; davacının dava açmaktaki temel iradesinin gerçek zararının tamamının tazmini olduğu, miktar artırımı dilekçesiyle talep edilen tutarın davanın konusunu oluşturan zararın bir parçası olduğu, dava dilekçesindeki asıl talep için faiz hangi tarihten itibaren uygulanıyorsa, artırılan miktar için de aynı tarihten itibaren faiz uygulanması yaklaşımı benimsenmiştir. Bu yaklaşımın hem hak arama özgürlüğü ve adil yargılanma hakkını güvence aldığı hem de 6459 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğin amacına da uygun düşeceği belirtilmiştir.
- Açıklanan nedenlerle idari işlem veya eylemlerden doğan zararın faiziyle birlikte tazminine hükmedilmesi istemiyle açılan tam yargı davalarında, miktar artırımında bulunulması halinde dava dilekçesinde talep edilen miktar için hangi tarihten itibaren faize hükmedilecekse, artırılan miktara da aynı tarihten itibaren faize hükmedilmesi gerektiği yönünde içtihadın birleştirilmesine 24/10/2024 tarihinde oyçokluğu ile karar verilmiştir.
Karar’ın tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.
Saygılarımızla,
Zümbül Hukuk ve Danışmanlık
İnternet sitemizde bulunan her türlü bilgi ve belge Avukatlık Kanunu ve ilgili diğer mevzuat ile Türkiye Barolar Birliği’nin Avukatlık Meslek Kuralları dikkate alınarak Zümbül Hukuk ve Danışmanlık tarafından yalnızca genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup, bu yayınlarda kesinlikle reklam ve/veya ticari amaç güdülmemiştir. İnternet sitemizdeki her türlü bilgi ve belge genel geçer nitelikte olup hiçbir suretle bu yayınların eksiksiz, doğru, güncel ve güvenilir olduğu garanti ve taahhüt edilmemektedir. İnternet sitemizde yer verilen yayınlardaki bilgilerle ilgili olarak bir avukata/uzmana danışmadan söz konusu bilgi ve belgelere dayanılarak hareket edilmemelidir. İnternet sitemizdeki yayınlarda yer verilen linkler kamuya açık kaynaklardan elde edilerek yalnızca ziyaretçilerin diğer bilgi ve belgelere ulaşmasını kolaylaştırmak amacıyla bulunmaktadır. Bu linkler hiçbir şekilde link verilen kişi, kurum ve kuruluşları tavsiye ve/veya onay anlamına gelmemektedir. İnternet sitemizdeki yayınlar hiçbir şekilde hukuki danışmanlık sunulması veya internet sitemize herhangi bir suretle ulaşan ziyaretçiler ile avukat-müvekkil ilişkisi oluşturulduğu anlamına gelmemektedir. İnternet sitemizdeki tüm içerikler Zümbül Hukuk ve Danışmanlık mülkiyetindedir ve hiçbir içerik yazılı izin alınmaksızın kopyalanamaz, çoğaltılamaz ve atıf yapılmadan kullanılamaz.