Haftaya Dair Hukuki Gelişmeler

1. Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair Karar Yayımlanmıştır

Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair 9595 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararı (“Karar”) 15 Mart 2025 tarihli ve 32842 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.

Karar ile getirilen düzenlemeler aşağıdaki şekildedir;

• 185.000 TL’yi aşan Türk parasının yurt dışına çıkarılması Bakanlıkça belirlenecek esaslar dahilinde yapılacaktır.
• Kıymetli maden depo hesaplarında fiziki teslimat olmaksızın yapılan alım satım işlemleri kambiyo işlemi sayılacaktır.
• Sermaye Piyasası Kurulu tarafından yetkilendirilmiş bankalar ve aracı kurumlar, dövize ve kıymetli madene dayalı vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri dahil sermaye piyasası mevzuatına göre düzenlenmiş her türlü türev araçların alım satımı, sermaye piyasası mevzuatı çerçevesinde yapılacaktır.
• Türkiye’deki yerleşik kişilere yönelik tanıtım, reklam ve pazarlama gibi faaliyetlerde bulunulmaması şartıyla, Türkiye’de yerleşik kişilerin tamamen kendi inisiyatifleri doğrultusunda, yurt dışında yerleşik finansal kuruluşlar ile yaptıkları türev işlemlerin bankalar ve aracı kurumlar vasıtasıyla yapılması zorunlu olmamakla birlikte, işbu işlemlere ilişkin bedel transferlerinin bankalar aracılığıyla yapılması zorunlu hale getirilmiştir.
• Türkiye’de yerleşik kişilerce yurt içinden temin edilecek döviz veya kıymetli maden türünden kredilerin teminatı olarak, kredi kullananların Türkiye’de yerleşik grup şirketleri veya paylarına doğrudan sahip olan gerçek veya tüzel kişi ortakları tarafından, bu krediler için Türkiye’de yerleşik banka ve finansal kurumlan muhatap döviz veya kıymetli maden cinsinden garanti ve kefalet verilmesi serbest bırakılmıştır.
• Ticaret Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş kuyum işletmeleri ve vergi levhasında kıymetli maden üretimi veya ticareti ile iştigal ettiği belirtilen Türkiye’de yerleşik gerçek kişiler hariç Türkiye’de yerleşik gerçek kişilere artık çekili kıymetli madenlerin satışı yapılamayacaktır.

 

Karar’ın 7 nci maddesi ile Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Kararın 19 uncu maddesine eklenen üçüncü fıkra Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihini takip eden ikinci gün, diğer hükümleri Resmî Gazete’de yayımlandığı tarihte yürürlüğe girmiştir.

Karar’ın tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

2. Türkiye Bankalar Birliği Tarafından Hazırlanan Türkiye Finansal Sektör Ödeme Sistemleri Raporu Yayınlanmıştır

Türkiye Bankalar Birliği (“TBB”) tarafından Türkiye Finansal Sektör Ödeme Sistemleri Raporu (“Rapor”) 07.03.2025 tarihinde TBB’nin internet sitesinde yayınlanmıştır.

Rapor’a göre;

• Rapor, Türkiye'deki ödeme sistemleri ve ödeme araçları ile gerçekleştirilen işlemlerin adet ve tutarları, şube dışı kanal bazlı veriler ve ödeme mahiyetine ilişkin belirli kalemlere dair bilgileri içermektedir.
• Rapordaki veriler Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Bankalararası Kart Merkezi A.Ş., Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi ve Türkiye Bankalar Birliği kaynakları baz alınarak hazırlanmıştır.
• Türkiye'de elektronik ödeme sistemlerine olan talep hızla artmaktadır. FAST sistemi, yıllık işlem adedinde %41 artış göstererek 4,6 milyar işleme ulaşmıştır. Son bir yılda EFT, EMKT, PÖS ve FAST sistemlerinde toplam 721 trilyon TL işlem hacmi gerçekleşmiş olup, bu tutar Türkiye’nin gayri safi yurtiçi hasılasının (GSYH) yaklaşık 17 katına denk gelmektedir.
• Dijital bankacılık kanalları da önemli bir büyüme kaydetmiştir. Mobil ve internet bankacılığı ile yapılan havale işlemlerinin toplam hacmi, GSYH’nın %75’ine ulaşırken, bu oranın %49’u mobil bankacılık işlemlerine, %26’sı ise internet bankacılığı işlemlerine aittir.
• Kart kullanımı da yaygınlaşmaktadır. Alışveriş işlemlerinde kart kullanımının GSYH’ya oranı %65 seviyesinde olup, kartlı nakit işlemlerin GSYH’ya oranı ise %11 olarak kaydedilmiştir.
• Kare kodlu ödemeler, işlem tutarı açısından küçük bir paya sahip olsa da, işlem adedinde %271 oranında artış göstererek en hızlı büyüyen ödeme yöntemi olmuştur.
• Dijital bankacılık eğilimlerinde değişim gözlemlenmektedir; internet bankacılığı kullanımı azalırken, mobil bankacılık hızla yaygınlaşmaktadır. Mobil bankacılık üzerinden yapılan havale işlemleri %12 artarken, Perakende Ödeme Sistemi'ndeki (PÖS) işlemlerin %45'i mobil bankacılık aracılığıyla gerçekleştirilmiştir.
• Kart kullanımı da artış göstermektedir; kredi ve banka kartı işlem adedi yıllık bazda %16 büyürken, ibraz edilen çek adedi ise %1 oranında artmıştır.

Rapor’un tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

 

3. AYM Tarafından Manevi Tazminat Talepli Davalarda HMK’nın Karşı Taraf Vekâlet Ücretine İlişkin Hükmü İptal Edilmiştir

Anayasa Mahkemesi Başkanlığı (“AYM”) tarafından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (“HMK”)  326. maddesinin ikinci fıkrasının Anayasa’ya aykırılığı iddiasıyla iptaline ilişkin 2024/29 E. 2024/226 K. sayılı ve 25/12/2024 tarihli kararı (“Karar”), 14.03.2025 tarihinde 32841 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

Karar'da özetle şu hususlara yer verilmiştir;

• İptale konu olan madde aşağıdaki gibidir;

"Yargılama giderlerinden sorumluluk

MADDE 326- (1) Kanunda yazılı håller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir.

(2) Davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, mahkeme, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırır.

(3) Aleyhine hüküm verilenler birden fazla ise mahkeme yargılama giderlerini, bunlar arasında paylaştırabileceği gibi, müteselsilen sorumlu tutulmalarma da karar verebilir."

• Manevi tazminat davaları esas itibarıyla manevi zarara karşılık bir miktar paranın ödenmesi suretiyle manevi zararın giderilmesine ilişkin davalardır.
• HMK’nın 326. maddesinin birinci fıkrasında, Kanun’da öngörülen haller dışında yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan tahsil edileceği düzenlenmiştir. Maddenin itiraz konusu ikinci fıkrasında ise davada taraflardan her birinin kısmen haklı çıkması durumunda, mahkemenin yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştıracağı hükme bağlanmıştır.
• Bu düzenleme "manevi tazminat davaları" yönünden incelendiğinde manevi tazminat davasının kısmen kabul edilmesi halinde, yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre taraflar arasında paylaştırılmasını öngörmektedir.
• Manevi tazminat davalarında hâkimin tazminat miktarını belirlemede geniş bir takdir yetkisine sahip olduğu ve bu tutarın matematiksel olarak hesaplanmasının mümkün olmadığı belirtilmiştir. Bu nedenle davacı tarafından mahkemeye yönelttiği talebin hangi oranda kabul edileceğini önceden öngörülmesi beklenemeyecektir.
• Hâkimin takdir yetkisinin sınırsız olmaması ve içtihat istikrarının sağlanması da bu öngörülemezliği ortadan kaldırmamaktadır. Davacı talep ettiği tazminat miktarının bir kısmının reddedilmesi halinde, kural gereği yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaktadır. Bu durum, davacı üzerinde talep miktarını yüksek belirleme baskısı yaratırken, aynı zamanda kısmen ret kararı verilmesi halinde mali yükümlülükle karşılaşmasına neden olmaktadır.
• Böyle bir düzenleme davacıların temel hak ve özgürlükler çerçevesinde mahkemeye erişimini zorlaştırmaktadır.
• Bu itibarla miktar belirtmek suretiyle manevi tazminat davasını açacak kişinin håkimin hükmedeceği tazminat tutarını, başka bir ifadeyle davanın sonunda talebinin hangi oranda haklı bulunacağını öngörebilmesinin mümkün olmadığı ve tazminat miktarının häkimin takdirine göre belirlendiği davalara ilişkin yargılama giderleri bakımından herhangi bir özel düzenlemenin de bulunmadığı gözetildiğinde kuralla mahkemeye erişim hakkına getirilen sınırlamanın "manevi tazminat davaları" yönünden kanunilik şartını sağlamadığı sonucuna ulaşılmıştır.
• Açıklanan nedenler kuralın, "manevi tazminat davaları" yönünden Anayasa'nın 13. ve 36. maddelerine aykırılık teşkil etmesi sebebiyle AYM tarafından iptaline oyçokluğuyla karar verilmiştir.  
• İptal hüküm Karar’ın Resmi Gazete'de yayımlanmasından başlayarak dokuz (9) ay sonra yürürlüğe girecektir.

Karar’ın tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.
İş Sağlığı ve Güvenliğine İlişkin İşyeri Tehlike Sınıfları Tebliği’nde Değişiklik Yapılmıştır

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (“Bakanlık”) tarafından hazırlanan, İş Sağlığı Ve Güvenliğine İlişkin İşyeri Tehlike Sınıfları Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (“Tebliğ”) 13.03.2025 tarihli ve 32840 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 

Tebliğ’e göre;

•  26/12/2012 tarihli ve 28509 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İş Sağlığı ve Güvenliğine İlişkin İşyeri Tehlike Sınıfları Tebliği’nin İşyeri Tehlike Sınıfları Listesine ilişkin eki değiştirilmiştir.

Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihte yürürlüğe girmiştir.

Tebliğ’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

5. Kişisel Verileri Koruma Kurulu Başvuran Şirket Hakkında Yurt Dışına Veri Aktarımı Taahhütnamesini Onaylamıştır

Kişisel Verileri Koruma Kurumu ("KVKK") tarafından yurt dışına kişisel veri aktarımı yapılması hakkında bir şirket tarafından üç adet taahhütname başvurusunda bulunulduğu ve taahhütname kapsamındaki veri aktarımına izin verildiğine ilişkin kamuoyu duyurusu ("Duyuru") 13.03.2025 tarihinde Kurum'un internet sitesinde yayınlanmıştır. 

Duyuru'ya göre;

• VF Ege Giyim Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından Kurum'a sunulan yurtdışına kişisel veri aktarımı yapılması hususundaki üç adet Taahhütname başvurusu, Kişisel Verileri Koruma Kurulu ("Kurul") tarafından 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanununun 9. maddesinin dördüncü fıkrasının (ç) bendi kapsamında değerlendirilmiş ve usul ve esasa dair herhangi bir eksikliğin bulunmadığı görülmüş olup 12.03.2025 tarihinde Kurul tarafından söz konusu veri aktarımlarına izin verilmiştir.

Duyuru'nun tam metnine buradan ulaşabilirsiniz. 

6.  Kıyı Tesisi İşletme İzni ve Kıyı Tesisi İşletmecileri Hakkında Yönetmelik’te Değişiklik Yapılmıştır

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından hazırlanan, Kıyı Tesisi İşletme İzni ve Kıyı Tesisi İşletmecileri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (“Yönetmelik”) 14.03.2025 tarihli ve 32841 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 

Yönetmelik’e göre;

• Onaylı uygulama projesi bulunmayan mevcut kıyı tesislerinin vaziyet planları, özel çevre koruma bölgeleri ve doğal sit alanlarında  Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü’nden alınan izinleri müteakip , Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü (“AYGM”) tarafından yayımlanan yönergede belirtilen iş ve işlemlerin eksiksiz olarak tamamlanması koşuluyla AYGM tarafından onaylanacaktır.

Yönetmelik Resmi Gazete’de yayımlandığı tarih itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Yönetmelik’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

7. Tersane Tekne İmal ve Çekek Yeri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmıştır

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından hazırlanan, Tersane, Tekne İmal Ve Çekek Yeri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (“Yönetmelik”) 14.03.2025 tarihli ve 32841 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 

Yönetmelik’e göre;

• Onaylı uygulama projesi bulunmayan mevcut kıyı yapılarının vaziyet planları, özel çevre koruma bölgeleri ve doğal sit alanlarında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğünden alınan izinleri müteakip Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü ("AYGM") tarafından yayımlanan yönergede belirtilen iş ve işlemlerin eksiksiz tamamlanması şartıyla, AGM tarafından onaylanacaktır.

Yönetmelik Resmi Gazete’de yayımlandığı tarih itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Yönetmelik’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

8. Rekabet Kurumu Tarafından İnşaat ve Tesisat Malzemeleri Alanında Faaliyet Gösteren Şirket Hakkında Yürütülen Soruşturma Sonuçlandırılmıştır

Rekabet Kurulu’nun (“Kurul”) 13.02.2025 tarihli ve 25-06/151-77 sayılı Kararı (“Karar”) ile inşaat ve tesisat malzemeleri alanında faaliyet gösteren bir şirket (“Şirket”) hakkında 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un (“Kanun”) 4.  maddesini ihlal edilip edilmediğinin tespiti amacıyla yürütülen soruşturma sonuçlandırılmıştır.

Karar’a göre;

• Soruşturma Şirket’in yeniden satışa konu ürünlerin satış fiyatlarını belirlemek, bayilerin aktif/pasif ayrımı gözetmeksizin ürün sunacağı bölge/yeniden satıcı/müşterilere ilişkin kısıtlamalarda bulunmak ve bayilerine rekabet yasağı ile tek elden alım yükümlülüğü getirmek suretiyle 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesini ihlal edip etmemesine ilişkindir.
• Soruşturma süreci devam ederken Şirket tarafından, bayilerinin yeniden satış fiyatlarını belirleme eylemine yönelik uzlaşma sürecinin başlatılmasına ilişkin başvuruda bulunulmuş ve Şirket tarafından sunulan uzlaşma metni ile yeniden satış fiyatının belirlenmesi iddiasına yönelik soruşturma uzlaşma ile sonlandırılmıştır.
• Bu kapsamda hakkında soruşturma yürütülen Şirket bayilerinin yeniden satış fiyatlarını belirlemeye yönelik eylemlerde bulunduğunu ve bu suretle 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesini ihlal ettiğini kabul etmiş olup Şirkete 64.812.992,37 TL tutarında idari para cezası verilmiştir.
• Soruşturma kapsamında, Şirket bayilerin aktif/pasif ayrımı gözetmeksizin ürün sunacağı bölge/yeniden satıcı/müşterilere ilişkin kısıtlamalarda bulunduğu iddiaları ve farklı bayileri ile imzaladığı sözleşmelerde yer alan rekabet yasağı ile tek elden alım yükümlülüğüne ilişkin rekabeti kısıtlayıcı hükümlere yönelik eylemleri de incelenmiş olup Şirket Kurul’a rekabet sorunlarını ortadan kaldırmak amacıyla birtakım taahhütler sunmuştur.
• Şirket’in rekabet ihlallerine yönelik sunduğu taahhütleri yeterli, uygulanabilir ve kısa sürede hayata geçirilebilir olması nedeniyle Kurul tarafından taahhütlerin bağlayıcı hâle getirilmesine ve yürütülen soruşturmanın ilgili iddialar bakımından sonlandırılmasına 06.02.2025 tarihli toplantısında 25-04/123-68 sayılı karar ile karar verilmiştir.

Karar’ın tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

9.Mükelleflerin İade Hakkı Doğuran İşlemlerine İlişkin Olarak Katma Değer Vergisi İadesi Talebinde Bulunabilecekleri Asgari Tutarda Değişiklik Yapılmıştır

Cumhurbaşkanlığı tarafından 27/1/2023 Tarihli ve 6775 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararının Eki Kararda Değişiklik Yapılması Hakkında Karar (Karar Sayısı:9582) (“Karar”) 15.03.2025 tarihli ve 32842 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

Karar’a göre;

• Mükelleflerin iade hakkı doğuran işlemlerine ilişkin olarak katma değer vergisi iadesi talebinde bulunabilecekleri asgari tutar 10.000 TL olarak belirlenmiştir.

Karar, Resmî Gazete’te yayımlandığı tarihini izleyen aybaşından itibaren yapılan işlemlere uygulanmak üzere Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihte yürürlüğe girmiştir.

Karar’ın tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

Karar'a ilişkin Gelir Vergisi Başkanlığının duyurusuna buradan ulaşabilirsiniz.

 

 

 

 

 

 

10.Elektronik Ticaret Aracı Hizmet Sağlayıcı ve Elektronik Ticaret Hizmet Sağlayıcılar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmıştır

Ticaret Bakanlığı (“Bakanlık”) tarafından hazırlanan, Elektronik Ticaret Aracı Hizmet Sağlayıcı ve Elektronik Ticaret Hizmet Sağlayıcılar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (“Yönetmelik”) 15.03.2025 tarihli ve 32842 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 

Yönetmelik’e göre;

Elektronik ticaret lisansı ücreti tespit edilirken elektronik ticaret aracı hizmet sağlayıcının (“ETAHS”) bir takvim yılında gerçekleşen net işlem hacminin tespitinde, ETAHS ile ekonomik bütünlük içinde bulunduğu ETAHS’lerin net işlem hacimleri ve işlem sayıları dikkate alınacaktır.

Yönetmelik Resmi Gazete’de yayımlandığı tarih itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Yönetmelik’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

11. Bazı Tütün Ürünlerine İlişkin Özel Tüketim Vergisi Oranları ile Maktu Vergi Tutarları Yeniden Belirlenmiştir

Cumhurbaşkanlığı tarafından 4760 Sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun Eki (III) sayılı Liste’nin (B) Cetveli’nde yer alan bazı mallara uygulanan özel tüketim vergisi oranları ile maktu vergi tutarlarının yeniden belirlenmesine ilişkin 9583 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı (“Karar”) 15.03.2025 tarihli ve 32842 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

Karar’a göre;

• 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun eki (III) sayılı listenin (B) cetvelinde yer alan ve aşağıdaki tabloda isimleri belirtilen malların özel tüketim vergisi oranları ile maktu vergi tutarları karşılarında gösterildiği şekilde yeniden belirlenmiştir.

Karar Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihte yürürlüğe girmiştir.

Karar’ın tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

Karar’a ilişkin Gelir İdaresi Başkanlığının duyurusuna buradan ulaşabilirsiniz.

12.Milletlerarası Tahkim Ücret Tarifesi Hakkında Tebliğ Yayımlanmıştır

Adalet Bakanlığı (“Bakanlık”) tarafından hazırlanan, Milletlerarası Tahkim Ücret Tarifesi Hakkında Tebliğ (“Tebliğ”) 14.03.2025 tarihli ve 32841 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 

Tebliğ’e göre;

• 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu (“Kanun”) uyarınca, taraflarla hakem veya hakem kurulu arasında ücret konusunda bir anlaşma sağlanamaz, tahkim anlaşmasında bu konuda bir hüküm bulunmaz ya da yerleşmiş uluslararası kurallara veya kurumsal tahkim kurallarına atıfta bulunulmazsa, hakem veya hakem kurulunun ücreti Tebliğ hükümlerine göre belirlenecektir.
• Hakemlerden birinin görevine Tebliğ’de düzenlenmeyen herhangi bir nedenle son verilmesi, görevini zamanında yerine getirememesi ya da tarafların anlaşması sonucu hakemlik yetkisinin sona ermesi durumlarında ve konusu para ile değerlendirilemeyen işlerde Tebliğ hükümleri uygulanmayacaktır.
• Tebliğ’de yazılı hakem ücreti, tahkim davasının açıldığı tarihten itibaren nihaî hakem kararı verilinceye kadar yapılan dava ile ilgili iş ve işlemlerin karşılığı olup hakem kararının düzeltilmesi, yorumlanması veya tamamlanması halleri ek ücreti gerektirmemektedir.
• Hakem veya hakem kurulunun Kanunu'nun 7. maddesi (H) fıkrası gereğince görevinin sona ermesi durumunda, belirlenen ücretin dörtte biri ödenecek olup (C), (E) ve (F) fıkralarına dayanarak görevin sona ermesi halinde herhangi bir ücret ödenmeyecektir.
• Hakem veya hakem kurulunca kısmî karar verilmesi halinde ücret, kısmî karar konusu uyuşmazlığın değerine göre belirlenecek olup kısmî kararın, nihaî karar olarak verilmesi halinde Ücret Tablosunda yazılı ücretin tamamına hükmedilecektir.
• Hakemlik ücreti tahkim yargılamasının sona ermesi ile hak edilecektir.
• Tebliğ’e göre verilecek ücret aşağıdaki Ücret Tablosu esas alınarak hesaplanacaktır:

Tebliğ 15.03.2025 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Tebliğ’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

13. Türk Patent ve Marka Kurumunca 2025 Yılında Uygulanacak Ücret Tarifesine İlişkin Tebliğ (BİK/TÜRKPATENT: 2025/1)’de Değişiklik Yapılmıştır

Türk Marka ve Patent Kurumu (“TPMK”) tarafından hazırlanan, Türk Patent ve Marka Kurumunca 2025 Yılında Uygulanacak Ücret Tarifesine İlişkin Tebliğ (BİK/TÜRKPATENT: 2025/1)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (BİK/TÜRKPATENT: 2025/2) (“Tebliğ”) 15.03.2025 tarihli ve 32842 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 

Tebliğ’e göre;

• EPATS’ta 35. Nis Sınıfı’nın 5. grubundaki hizmetler kapsamında seçilecek 34 eşya sınıfındaki ilk 2 sınıf sonrası her bir sınıf için ücret alınacaktır.
• Yenileme ve koruma süresi sona eren marka yenileme ücreti sınıf bazlı olarak belirlenmiştir.
• Marka iptal talebi ücreti; marka iptal ücreti ve marka iptal talebi emanet tutarı olmak üzere iki kalem olarak tek seferde tahsil edilmek üzere hesaplanmıştır. İptal talebinin tümden reddedilmesi halinde emanet hesabında tutulan ücret, talebi üzerine, sicilde kayıtlı marka sahibine; iptal talebinin tümden kabul edilmesi halinde emanet hesabında tutulan ücret, talebi üzerine, iptal talebi sahibine ödenecektir.
• Kurumun, iptal talebinin kısmen kabulü kararlarında taraflara ödeme işlemi yapılmayacak, emanet hesaba alınan para Kuruma gelir olarak kaydedilecektir. Talepte bulunabilmesi için Kurum tarafından nihai kararın verilmiş olması gerekmektedir.
• İlgili Tebliğ’in ekinde yer alan 2 sayılı cetvelinde aşağıdaki değişiklikler yapılmıştır:

Tebliğ’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

14. Kripto Varlık Hizmet Sağlayıcıları İçin Beklenen İkincil Düzenlemeler Yayımlanmıştır

Sermaye Piyasası Kurulu (“SPK”) tarafından hazırlanan (i) Kripto Varlık Hizmet Sağlayıcılarının Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Tebliğ (III-35/B.1), (ii) Kripto Varlık Hizmet Sağlayıcılarının  Çalışma Usul ve Esasları ile Sermaye Yeterliliği Hakkında Tebliğ (III-35/B.2), (iii) Bilgi Sistemleri Bağımsız Denetim Tebliği (III-62.2)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (III-62.2.B) ve (iv) Bilgi Sistemleri Yönetimine İlişkin Usul ve Esaslar Tebliği (VII-128.10)  13 Mart 2025 tarihli ve 32840 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. Bu sayede sektörde uzun zamandır beklenen ikincil düzenlemelere kavuşulmuştur.

1. KRİPTO VARLIK HİZMET SAĞLAYICILARININ KURULUŞ VE FAALİYET ESASLARI HAKKINDA TEBLİĞ (III-35/B.1) İLE GETİRİLEN DÜZENLEMELER

III-35/B.1 sayılı Tebliğ’de özetle kripto varlık hizmet sağlayıcıların;

• Kuruluşuna, faaliyete geçmesine, faaliyetlerine ve faaliyetlerinin durdurulmasına,
• Kurucu ve ortakları ile pay devirlerine,
• Yöneticileri, personeli ve organizasyonuna,
• İç denetim, iç kontrol ve risk yönetim sistemleri ile bilgi sistemleri ve teknolojik altyapılarına,
• Belge kayıt sistemlerine,
• Bağımsız ve rezerv kanıt denetimine

ilişkin usul ve esaslar düzenlenmiştir.

1. Kripto Varlık Hizmet Sağlayıcılarının Kuruluş Şartları ve Faaliyet İzni

Sağlayıcıların kuruluşu için aranan şartlar aşağıdaki gibidir:

• Anonim ortaklık olarak kurulmalıdırlar.
• Payların tamamı nama yazılı olmalıdır.
• Payları nakit karşılığı çıkarılmalıdır.
• Asgari kuruluş sermayesi SPK tarafından belirlenen tutarın üzerinde olmalıdır.
• Esas sözleşmeleri SPK düzenlemelerine uygun olmalıdır.
• Kurucular mevzuatta belirlenen şartlara haiz, şeffaf ve güvenilir olmalıdır.

Kripto varlık hizmet sağlayıcıları faaliyete geçebilmek için SPK tarafından yetkilendirilmelidir.

Kuruluş için SPK’dan izin alınmasını takiben altı ay içinde faaliyet izni almak üzere başvurmayan kripto varlık hizmet sağlayıcıların faaliyet izni alma hakkı düşer. SPK gerekli görmesi halinde bu süreyi toplam bir yılı aşmamak üzere uzatabilir.

2. SPK İznine Tabi İşlemler

• Bir kişinin kripto varlık hizmet sağlayıcı sermayesinin veya oy haklarının doğrudan veya dolaylı olarak %10’u veya daha fazlasını temsil eden payları edinmek suretiyle kripto varlık hizmet sağlayıcı ortağı olması veya bir ortağa ait payların kripto varlık hizmet sağlayıcı sermayesinin veya oy haklarının doğrudan veya dolaylı olarak %10’unu, %20’sini, %33’ünü veya %50’sini aşması sonucunu veren pay edinimleri ile bir ortağa ait payların bu oranların altına düşmesi sonucunu veren ortaklık yapısı değişiklikleri SPK’nın iznine tabidir.
• Yönetim kurulunda temsil hakkı veren imtiyazlı payların ya da intifa hakkı taşıyan payların devri, oran gözetmeksizin izne tabidir.
• Kripto varlık hizmet sağlayıcıda pay sahibi tüzel kişilerin, kendi pay devirleri sonucunda %10, %20, %33 veya %50 eşiğini aşmaları ya da yönetim imtiyazına sahip olsalar da SPK onayı alınmalıdır.

3.  İç Denetim, Kontrol ve Risk Yönetimi

• Kripto varlık hizmet sağlayıcıları iç denetim, iç kontrol ve risk yönetimi birimleri kurmak zorundadır.
• İç kontrol faaliyeti; iç kontrol yönetimi ile bilgi sistemleri iç kontrol yönetimi bileşenlerinden oluşmaktadır.
• Asgari olarak mevzuata uyum ve iş akış prosedürlerine uygunluk denetimleri yılda bir defa gerçekleştirilmelidir ve denetim sonuçları yönetim kuruluna sunulmalıdır.
• Risk yönetimi birimi, bilgi güvenliği ve piyasa manipülasyonlarını önlemeye yönelik süreçler geliştirmelidir.
• Kripto varlık hizmet sağlayıcılar tarafından risk yönetim sisteminin yürütülmesinden sorumlu bir birim oluşturulmalı ve birime yeterli sayıda risk yönetim personeli atanmalıdır.
• Müşteri varlıklarının korunması için saklama hizmetleri denetlenmelidir.
• Tüm transfer ve saklama süreçleri güvenli cüzdan yönetim sistemleri üzerinden yürütülmelidir.
• Sıcak ve soğuk cüzdan oluşturulması hususunda yazılı prosedürler oluşturulmak zorundadır.

4.  Kurtarma Planı

• Kripto varlık kaybı sonucunu doğurabilecek eylem ve riskler belirlenerek, bu risk ve eylemlerin gerçekleşmesi durumunda alınacak aksiyonlar için kurtarma planı düzenlenmelidir.
• Kripto varlık hizmet sağlayıcıları, müşterilere yönelik risk bildirimleri yapmak, çerçeve sözleşmeler oluşturmak ve işlem süreçlerini şeffaf yönetmekle yükümlüdür.
• Müşteri varlıkları ayrıştırılmalı ve güvenli hesaplarda tutulmalıdır.
• Kurtarma planlarının uygulanacak durumda olması halinde kurtarma planlarının nasıl uygulanacağı ve buna ilişkin iş akış prosedürleri hakkında müşterilere internet sayfaları aracılığıyla bilgi verilmelidir. 

5. Kripto Varlık Hizmet Sağlayıcıları Tarafından Yapılamayacak İş ve İşlemler

• Müşteriye ait kripto varlıklar ve nakit üzerinde hak ve yetkileri olmaksızın kendileri veya üçüncü şahıslar lehine herhangi bir tasarrufta bulunulamaz.
• Çalışanlarına ve müşterilerine olağan müşteri-kripto varlık hizmet sağlayıcı ilişkisi dışındaki imkânlardan yararlanmak suretiyle kendi nam ve hesaplarına işlem yapmalarına imkân sağlayamaz.
• Bir mali yılda özsermayelerinin binde beşini aşacak miktarda bağış yapamaz.

6. Reklam Kuralları

•  Kripto varlık hizmet sağlayıcıları her türlü ilan ve reklamlar ile tüm yazışmalarında, ticaret unvanlarını kullanmak zorundadır.
• Yanıltıcı veya garanti taahhüdünde bulunduğu reklamlar yapılamaz.
• Promosyon kampanyaları belirli kurallar çerçevesinde yürütülmelidir.
• Müşteri kazanımı için haksız rekabet yaratacak uygulamalara izin verilemez.

7. Dış Hizmet Alımı

Aşağıda belirtilen faaliyetler için dışarıdan hizmet alımı mümkün değildir;

1. Münhasıran kripto varlık hizmet sağlayıcı yönetim kurulunca icra edilmesi gereken faaliyetler.
2.  Kuruldan izin alınmasını gerektiren hizmet ve faaliyetlerin sunulması ve bunların pazarlanmasına yönelik faaliyetler.
3.  Kripto varlık hizmet sağlayıcının işlemlerinin muhasebeleştirilmesi ile finansal raporlarının düzenlenmesi.
4.  İç denetim, iç kontrol ve risk yönetim sistemi kapsamındaki faaliyetler.

• Hizmet sağlayıcılar dış hizmet alırken güvenlik ve uyum kriterlerini sağlamalıdır.
• Dışarıdan hizmet alınan sistemler sürekli denetlenmelidir.

Tebliğ 13 Mart 2025 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Tebliğ’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

2.  KRİPTO VARLIK HİZMET SAĞLAYICILARIN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI İLE SERMAYE YETERLİLİĞİ HAKKINDA TEBLİĞ (III-35/B.2) İLE GETİRİLEN DÜZENLEMELER

III-35/B.2 sayılı Tebliğ’de özetle;

• Kripto varlık hizmet sağlayıcıların sunabilecekleri hizmet ve faaliyetlere,
• Kripto varlıkların alım-satım ortamlarına, saklanmasına ve transfer edilmesine,
• Kripto varlıkların platformlar (Kripto varlık alım satım, ilk satış ya da dağıtım, takas, transfer, bunların gerektirdiği saklama ve belirlenebilecek diğer işlemlerin bir veya daha fazlasının gerçekleştirildiği kuruluşlar) nezdinde listelenmesine,
• Kripto varlık hizmet sağlayıcıların sermaye yeterliliğine

ilişkin usul ve esaslar düzenlenmiştir.

1.  Kripto Varlık Hizmet Sağlayıcılarının Sunabileceği Hizmetler

Kripto varlık hizmet sağlayıcıları SPK’dan izin almak kaydıyla aşağıdaki hizmetleri sunabilir:

• Kripto varlık alım-satım emirlerinin alınması ve gerçekleştirilmesi, takası, transferi ve saklama hizmetleri,
• Kripto varlıkların ilk satış veya dağıtımına aracılık edilmesi,
• Yatırım danışmanlığı,
• SPK tarafından belirlenecek diğer hizmetler.

Müşterileri dışındaki taraflarla herhangi bir kripto varlık hizmeti sunma amacı olmaksızın kendi cüzdanları için kripto varlıklara ilişkin alım, satım ve transfer işlemleri yapmaları SPK iznine tabi değildir.

Aşağıda yer almakta olan hizmetler ayrıca bir yetki belgesine ihtiyaç duymadan SPK tarafından belirlenen esaslar çerçevesinde yapılır;

• Dijital varlıkların temsilini ve sahipliğini kaydetmek için kullanılan, misli olmayan ve benzersiz nitelikteki varlıklar ile sadece sanal oyunlarda çeşitli unsurlar oluşturmak ya da temin etmek amacıyla kullanılan varlıkların alım-satım, ilk satış ya da dağıtım, takas, transfer ve saklama işlemleri.
• Kripto varlıklara ilişkin olarak finansal analiz yapılması ve genel tavsiyede bulunulması hizmetleri.
• SPK tarafından belirlenecek hizmetler.

2.  Sermaye

• Kripto varlık hizmet sağlayıcılarının kuruluş sermayesi en az 150 milyon TL olmalıdır.
• Saklama kuruluşlarının sermayesi en az 500 milyon TL olmalıdır.
• Platformların özsermayesi likit rezerv yükümlülüğünden düşük olamaz.
• Platformlar, müşteri varlıklarının %3’ü oranında likit rezerv bulundurmak zorundadır. Likidite yükümlülüğü uyarınca kısa vadeli borçlar kadar dönen varlık bulundurulmalıdır.
• Kripto varlık hizmet sağlayıcıların özsermayelerinin her yılın altıncı ayı itibarıyla en az %25’inin ödenmiş veya çıkarılmış sermaye olarak sağlanması zorunludur.
• Müşteri varlıklarının %95’i SPK tarafından yetkilendirilmiş saklama kuruluşlarında tutulmalı, yalnızca %5’i platformlarda saklanabilir.
• Platformların borçlanma sınırı, sermaye yeterliliği tabanının üç katını aşamaz.

3. Listeleme ve Listeden Çıkarılma Kriterleri

Kripto varlık hizmet sağlayıcılar, Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (“KAP”) tabi olacak ve listeleme prosedürlerini açıklayacaktır.  Kripto varlık hizmet sağlayıcılar, KAP’ta ve internet sitelerinde yetkili oldukları hizmetleri ve şirketi tanıtıcı bilgileri sunmalıdır.

Kripto varlıkların listelenmesi veya listeden çıkarılmasında aşağıdaki kurallar uygulanacaktır:

• Listeleme Komitesi oluşturularak listelenecek varlıkların değerlendirilmesi zorunludur.
• Listelenen kripto varlıklar, proje sahibinin güvenilirliği, işlem hacmi, teknolojik altyapısı ve hukuki durumu açısından değerlendirilmelidir.
• Cüzdan adreslerini gizleyerek transfer imkânı sağlayan veya manipülasyona açık kripto varlıklar listelenemez.
• Platformlar, listeledikleri kripto varlıkları düzenli olarak incelemek ve gerekirse listeden çıkarmak zorundadır.
•  Listelenen ve listeden çıkarılan kripto varlıkların Merkezi Kayıt Kuruluşu Anonim Şirketine (“MKK”) bildirilmesine ilişkin olarak MKK tarafından belirlenen esaslara uyulur.

4. Kripto Varlık Saklama Hizmeti ve Transfer Kuralları

• Saklama hizmetleri, müşterilerin kripto varlıklarının veya bu varlıklara ilişkin cüzdandan transfer hakkı sağlayan özel anahtarların saklanmasını, yönetimini veya Kurulca belirlenecek hizmetleri kapsar.
• Kripto varlık saklama hizmetleri sadece Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından yetkilendirilen bankalar veya SPK tarafından onaylanan kuruluşlar tarafından sunulabilir.

• Kripto varlık hizmet sağlayıcıları, özel anahtarların güvenliğini sağlamak için TÜBİTAK tarafından belirlenen altyapı kriterlerine uymak zorundadır.
• Saklama kuruluşlarının sıcak cüzdan büyüklüğü toplam müşteri varlığının %5’ine kadar olmalıdır.
• Transfer işlemlerinde çok faktörlü kimlik doğrulama kullanılmalı ve güvenlik önlemleri artırılmalıdır.
• Platformlar ile saklama kuruluşları arasında bir hizmet sözleşmesi imzalanması zorunludur.
• Platform nezdinde saklanan bir kripto varlığın toplam değeri 100.000 ABD dolarını geçmediği sürece saklama limitine dahil edilmez.  Bu varlıkların toplamı müşteri varlıklarının %10’unu aşarsa, aşan miktar saklama hesaplamasına dahil edilmelidir.

Tebliğ 13 Mart 2025 tarihte yürürlüğe girmiştir.

Tebliğ’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

3. BİLGİ SİSTEMLERİ BAĞIMSIZ DENETİM TEBLİĞİ (III-62.2)’NDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ (III-62.2.B) İLE GETİRİLEN DÜZENLEMELER

İşbu Tebliğ kapsamında denetime tabi kuruluşlar arasına kripto varlık hizmet sağlayıcıları da dahil edilmiştir. Ayrıca, bilgi sistemlerinin denetlenmesi konusunda özel mevzuata tabi olan banka ve sigorta şirketleri ile finansal kiralama, faktöring, finansman ve tasarruf finansman şirketleri, kendi düzenlemelerine aykırı olmamak kaydıyla Tebliğ’in öngördüğü hükümlere tabidir.

1. Denetim

• Borsa İstanbul, İstanbul Takas ve Saklama Bankası, Merkezi Kayıt Kuruluşu, borsalar, piyasa işleticileri, merkezi takas ve saklama kuruluşları, veri depolama kuruluşları ve kripto varlık hizmet sağlayıcıları yılda bir kez bilgi sistemleri bağımsız denetimi yaptırmak zorundadır.
• Kurum, Kuruluş ve Ortaklıkların ilk bilgi sistemleri bağımsız denetimini 2025 yılı için, izleyen bilgi sistemleri bağımsız denetimini ise bir öncekini izleyen yıl için yaptırmaları zorunludur.
• Kısmî ve Geniş Yetkili Aracı Kurumlar ile belirli portföy yönetim şirketleri iki yılda bir denetim yaptırmaları zorunludur.
• Diğer belirli portföy yönetim şirketleri ve Sermaye Piyasası Lisanslama Sicil ve Eğitim Kuruluşu A.Ş.’nin üç yılda bir denetim yaptırmaları zorunludur.

Tebliğ 30 Haziran 2025 tarihinde yürürlüğe girecektir.

Tebliğ’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

4. BİLGİ SİSTEMLERİ YÖNETİMİNE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR TEBLİĞİ (VII-128.10) İLE GETİRİLEN DÜZENLEMELER

 Aşağıdaki kuruluşlar Tebliğ kapsamında düzenlenen hükümlere uymakla yükümlüdür:

• Borsa İstanbul A.Ş.,
• Piyasa işleticileri ve teşkilatlanmış diğer pazar yerleri,
• Emeklilik yatırım fonları,
• İstanbul Takas ve Saklama Bankası A.Ş.,
• Merkezi Kayıt Kuruluşu A.Ş.,
• Portföy saklayıcıları, Sermaye Piyasası Lisanslama Sicil ve Eğitim Kuruluşu A.Ş., Sermaye piyasası kurumları ve halka açık ortaklıklar,
• Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği ve Türkiye Değerleme Uzmanları Birliği,
• Kripto varlık hizmet sağlayıcıları.

Bankalar, sigorta şirketleri ve finansal kiralama, faktöring, finansman şirketleri ise kendi özel mevzuatlarına uygun bilgi sistemleri yönetimi çerçevesinde Tebliğ’in öngördüğü yükümlülüklere tabidir.

1.  Bilgi Sistemlerinin Yönetilmesi

• Kurumlar bilgi güvenliği politikalarını oluşturmak, üst yönetim tarafından onaylamak ve ilgili taraflara işbu politikaları duyurmakla yükümlüdür.
• Bilgi güvenliği politikası yılda en az bir kez gözden geçirilmelidir.
• Risk değerlendirme süreçleri düzenli olarak yürütülmeli, siber tehditler, güvenlik açıkları ve iş sürekliliğine yönelik riskler analiz edilmelidir.
• Kurum, Kuruluş ve Ortaklıkların bilgi sistemleri, bilgi güvenliğine ilişkin gerekliliklerin yerine getirilmesi hususunda herhangi bir görevi bulunmayan ve sızma testi konusunda ulusal veya uluslararası belgeye sahip gerçek veya tüzel kişiler tarafından yılda en az bir kez sızma testine tabi tutulmak zorundadır.
• Kritik sistemlerde çok faktörlü kimlik doğrulama kullanılmalıdır.

• Zaman senkronizasyonu atomik saat kaynaklarıyla sağlanmalıdır.

2. Bilgi Sistemleri Kontrollerinin Denetimi

• Denetim izi mekanizması kurulmalı ve kayıtlar asgari 5 yıl saklanmalıdır.
• Gerçekleşen ihlal veya tespit edilen güvenlik açığı mümkün olan en kısa sürede kayda alınır ve gerekli işlemler yapılmalıdır.
• Kritik bilgi sistemlerinin konumlandırıldığı veri merkezleri ve güvenli alanlar, giriş-çıkış kontrol sistemleriyle korunmalıdır ve kamera izleme sistemleriyle sürekli olarak izlenebilir.

• Kurumsal ağlara yönelik iç ve dış tehditlere karşı çok katmanlı güvenlik önlemleri uygulanmalıdır.
• Ağ erişimleri beyaz liste veya kara liste yapıları kullanılarak sınırlandırılmalıdır ve güvenilmeyen bağlantılar engellenmelidir.
• Uzaktan erişimler, çok faktörlü kimlik doğrulama ile sınırlandırılmalıdır.
• Hassas verilerin internet üzerinden doğrudan erişimi engellenmelidir.

• Dış hizmet sağlayıcılarla yapılan sözleşmelerde bilgi güvenliği şartları belirlenmeli ve bu kuruluşlar düzenli olarak denetlenmelidir. Bulut hizmeti alımı, kullanımı ve yönetimi, dışarıdan hizmet alımı olarak değerlendirilecektir.
• Üçüncü taraflarla veri paylaşımı, yetkilendirilmiş çerçevede denetim izleri tutulacak şekilde gerçekleştirilmelidir.

3.  Bilgi Güvenliği İhlalleri

• Kurum, bünyelerinde gerçekleşen her türlü bilgi güvenliği ihlalinin veya bilgi sistemlerine ilişkin tespit edilen güvenlik açıklarının yönetilmesini sağlayacak kontrolleri tesis etmek zorundadır.
• Olay müdahale planının etkinliğini ve güncelliğini temin etmek üzere yılda en az bir kez test yapılmalıdır.
• Bilgi güvenliği ihlal olaylarının değerlendirilmesi için kriterler belirlenmeli ve siber olay müdahale ekipleri oluşturulmalıdır.
• Kritik güvenlik ihlallerinde SPK ve ilgili düzenleyici otoriteler derhal bilgilendirilmelidir.

Tebliğ 30 Haziran 2025 tarihinde yürürlüğe girecektir.

Tebliğ’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

5. SPK’NIN 2025/15 SAYILI BÜLTENİNDE YER ALAN İLGİLİ KARARLAR

SPK tarafından hazırlanan 2025/15 Sayılı Bülten 13 Mart 2025 tarihinde SPK’nın resmi internet sayfasında yayınlanarak kamuoyuna duyurulmuştur.
Bülten ile aşağıda yer alan İlke Kararlar ve belirtilen maddeleri 13.02.2025 tarih ve 8/313 sayılı SPK Kararı ile yürürlükten kaldırılmıştır.
 i-SPK.35.B (08.08.2024 Tarih ve 42/1259 S.K.) Sayılı İlke Kararı (2024/38 Sayılı Haftalık Bülten)

Karar’da düzenlenmiş ve kaldırılan düzenlemeler aşağıdaki gibidir;

• Platformların kuruluş şartları
• Kuruculara, ortaklara ve yöneticilere ilişkin şartlar
• Platformların kuruluş işlemleri

i-SPK.35.B.1 (19.09.2024 Tarih ve 48/1484 S.K.) Sayılı İlke Kararı’nın 1, 2, 3, 4, 5, 6, 8, 9 ve 12'nci Maddeleri (2024/48 Sayılı Haftalık Bülten)
Karar’da yer alan düzenlemeler aşağıdaki hususlar hariç kaldırılmıştır;

• Platformlardan MKK veri transferi yapılmasına yönelik olarak; platformların MKK tarafından belirlenecek teknik altyapıyla ilgili gereklilikleri sağlayarak MKK’nın öngöreceği şekil ve takvim çerçevesinde sistem entegrasyonu yapmaları gerekir.
• Platformlar tarafından müşterilerine karşı taraf oldukları işlemlerde, platformların cüzdanlarında var olan kripto varlıklar kadar satış yapılması esastır. Müşterilerin birbiriyle eşleşen işlemlerinde de işleme konu kripto varlıkların ilgili hesaplarda bulunmasına ve ilgili taraflara transferinin gerçekleşmesine ilişkin sorumluluk platformlardadır. Platformlar, müşteriye ait kripto varlıklar ve nakit üzerinde kendileri veya üçüncü şahıslar lehine herhangi bir tasarrufta bulunamaz. Platformlar tarafından, ödünç kripto varlık işlemleri, müşteriye kredi verilmesi sonucunu doğuracak işlemler ile kaldıraçlı işlemler yapılamaz. Bu madde kapsamındaki açık pozisyon ve işlemlerin, müşteri mağduriyeti yaratmayacak şekilde ve uygun bir geçiş süreci çerçevesinde kapatılması gerekir.

 

a) Bilindiği üzere 7518 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 35/B maddesinin yedinci fıkrasında kurum ve kuruluşların kripto varlıklara ilişkin diğer mevzuattan kaynaklanan görev ve yetkileri saklı tutulmuştur. Anılan hüküm kapsamında Kurulumuz düzenleme alanına girenler dışındaki kripto varlıklarla ilgili yürütülen her türlü faaliyet bakımından 7518 sayılı Sermaye Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, mer’i mevzuatta herhangi bir değişiklik getirmemiştir. Mer’i mevzuattan kaynaklanan her türlü yükümlülük ve yaptırım halen geçerliliğini korumakta olup, yürütülen faaliyetlerde kripto varlıkların bir araç olarak kullanılması mevzuatta öngörülen yükümlülük ve yaptırımlar bakımından herhangi bir farklılık ortaya çıkarmamaktadır. Dolayısıyla ilgili mevzuat çerçevesinde ülkemizdeki diğer kurum ve kuruluşların yetki ve düzenleme alanına giren konular (emtia, gayrimenkul vb.) kapsamındaki faaliyetlerin, kullanılan aracın kripto varlık olup olmadığına bakılmaksızın bu kurum ve kuruluşların düzenlemelerine uygun olarak yürütülmesi gerekmekte olup, bu hükme uygun olmayan kripto varlıklar platformlarda listelenemez.

 b) (a) bendinde açıklanan hususlar sermaye piyasası mevzuatı bakımından da geçerli olup, kripto varlıkların saklama altyapısının ve rezerv kanıt mekanizmalarının henüz işler hale gelmediği dikkate alınarak; Kanun’un 13 üncü maddesi uyarınca sermaye piyasası araçlarının kripto varlık olarak ihracına yönelik Kurulca düzenleme yapılmadan önce, Kanun’un 3 üncü maddesinde tanımlanan sermaye piyasası araçları ve sermaye piyasası araçları ile ilişkili olarak değeri belirlenen endeksler, çeşitli varlık gruplarının (kripto varlıklar dahil) bir araya getirildikleri sepetler, kıymetli madenler ile VII-128.3 sayılı Varantlar ve Yatırım Kuruluşları Sertifikaları Tebliği’nde düzenlenen dayanak varlıklara dayalı olarak kripto varlık ihraç edilemez ve platformlarda listelenemez.

c) (a) ve (b) bentleri kapsamında olup, halihazırda listelenmiş olan kripto varlıklarla ilgili olarak platformlarca yeni satış ve dağıtım yapılamaz. Satış ve dağıtımı yapılmış olan varlıkların müşteri talepleri çerçevesinde nakde dönüştürülmesine veya müşteriler arasında transfer edilmesine izin verilir

Böylelikle III-35/B.1 sayılı Kripto Varlık Hizmet Sağlayıcıların Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Tebliğ ve III-35/B.2 sayılı Kripto Varlık Hizmet Sağlayıcıların Çalışma Usul ve Esasları ile Sermaye Yeterliliği Hakkında Tebliğ’in kapsadığı alanlardaki düzenlemelerden oluşan yukarıdaki İlke Kararları ve belirtilen maddeleri yürürlükten kaldırılmıştır.

SPK’nın 2025/15 sayılı bülteninin tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

SPK’nın 2024/48 sayılı bülteninin tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

SPK’nın 2024/38 sayılı bülteninin tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

 

Saygılarımızla,

Zümbül Hukuk ve Danışmanlık

info@zumbul.av.tr

İnternet sitemizde bulunan her türlü bilgi ve belge Avukatlık Kanunu ve ilgili diğer mevzuat ile Türkiye Barolar Birliği’nin Avukatlık Meslek Kuralları dikkate alınarak Zümbül Hukuk ve Danışmanlık tarafından yalnızca genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup, bu yayınlarda kesinlikle reklam ve/veya ticari amaç güdülmemiştir. İnternet sitemizdeki her türlü bilgi ve belge genel geçer nitelikte olup hiçbir suretle bu yayınların eksiksiz, doğru, güncel ve güvenilir olduğu garanti ve taahhüt edilmemektedir. İnternet sitemizde yer verilen yayınlardaki bilgilerle ilgili olarak bir avukata/uzmana danışmadan söz konusu bilgi ve belgelere dayanılarak hareket edilmemelidir. İnternet sitemizdeki yayınlarda yer verilen linkler kamuya açık kaynaklardan elde edilerek yalnızca ziyaretçilerin diğer bilgi ve belgelere ulaşmasını kolaylaştırmak amacıyla bulunmaktadır. Bu linkler hiçbir şekilde link verilen kişi, kurum ve kuruluşları tavsiye ve/veya onay anlamına gelmemektedir. İnternet sitemizdeki yayınlar hiçbir şekilde hukuki danışmanlık sunulması veya internet sitemize herhangi bir suretle ulaşan ziyaretçiler ile avukat-müvekkil ilişkisi oluşturulduğu anlamına gelmemektedir. İnternet sitemizdeki tüm içerikler Zümbül Hukuk ve Danışmanlık mülkiyetindedir ve hiçbir içerik yazılı izin alınmaksızın kopyalanamaz, çoğaltılamaz ve atıf yapılmadan kullanılamaz.