Bultenler

Geri

Haftaya Dair Hukuki Gelişmeler

Trendyol Hakkında Yürütülen Soruşturma Sonuçlanmıştır

Rekabet Kurulu’nun (“Kurul”) 19.10.2023 tarihli ve 23-49/940-M sayıl kararı uyarınca DSM Grup Danışmanlık İletişim ve Satış Ticaret A.Ş (“Trendyol”) ’nin çok kategorili e-pazaryeri pazarında satıcıların kullanımına sunduğu otomatik fiyatlandırma mekanizmasının 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesini ihlal edip etmediğinin tespiti amacıyla soruşturma başlatılmıştır.

Soruşturma dönemi devam ederken Trendyol tarafından sunulan taahhütler, rekabet sorunlarını gidermekte yeterli görülmüş ve taahhütler 4054 sayılı Kanun’un 43. maddesi uyarınca bağlayıcı hale getirilmiş, 03.10.2024 tarihli ve 24-40/950-409 sayılı Kurul kararı ile soruşturma Trendyol bakımından sona erdirilmiştir.

Sunulan taahhüt metinleri gereğince;

Trendyol, satıcılar için otomatik fiyatlandırma mekanizmasının kullanımını zorunlu tutmayacak ve zorunlu tutulma ile aynı sonuca varacak herhangi bir teşvik sunmayacaktır.
Otomatik fiyatlandırma mekanizması kapsamında kural tanımlanırken belirli satıcıyı/satıcıları hedeflemeye imkân tanınmayacaktır.
Otomatik fiyatlandırma mekanizmasından “Buybox Fiyatına Eşitle” seçeneği çıkarılacaktır.
Satıcılara sadece “Buybox Fiyatının Altında Kal” ve “Buybox Fiyatının Üstünde Kal” seçenekleri sunulacaktır.
Taahhütlere uyumun izlenebilmesini temin etmek amacıyla Trendyol tarafından 3 yıl süre boyunca Rekabet Kurumuna rapor sunulacaktır.
Taahhütler kısa kararın Trendyol’a tebliğini takiben 60 gün içerisinde uygulamaya geçirilmelidir.
Taahhütlerin tümü otomatik fiyatlandırma mekanizması uygulamada kaldığı sürece geçerliliğini koruyacaktır.

Söz konusu kararın tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

Tohum Sektöründe Faaliyet Gösteren 14 Teşebbüs Hakkında Soruşturma Açılmıştır

Rekabet Kurulu’nun (“Kurul”) 07.11.2024 tarihli toplantısında yapılan müzakereler sonucunda 24-45/1055-M sayılı kararı uyarınca hibrit endüstriyel kornişon tohumu ve hibrit sebze ve meyve tohumları pazarlarında faaliyet gösteren teşebbüsler tarafından 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesinin ihlal edildiğine yönelik iddialar ciddi ve yeterli bulunarak 14 teşebbüs hakkında soruşturma açılmasına karar verilmiştir.

Hakkında soruşturma açılmasına karar verilen teşebbüsler şunlardır:

AD Rossen Tarım Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Antalya Tarım Üretim Danışmanlık ve Pazarlama A.Ş.
Bayer Tohumculuk ve Tarım Ltd. Şti.
Hazera Tohumculuk ve Ticaret A.Ş.
HMCLAUSE Tohumculuk Tarım Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Metgen Tohumculuk Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
Multi Tohum Tarım Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Nunhems Tohumculuk A.Ş.
Rijk Zwaan Tarım Ticaret Ltd. Şti.
Sakata Tarım Ürünleri ve Tohumculuk San. ve Tic. Ltd. Şti.
Semillas Fito Tarım Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Syngenta Tarım Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Vilmorin Mikado Tohumculuk A.Ş.
Yüksel Tohum Tarım Sanayi ve Ticaret A.Ş.

Söz konusu kararın tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

Noterlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Yayımlanmıştır

7532 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (“Kanun”) 28.11.2024 tarihli ve 32735 sayılı Resmî Gazete ’de yayımlanmıştır.

Kanun ile getirilen önemli düzenlemeler özetle şu şekildedir:

22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nda yapılan değişiklikler:

Boşanma davasının reddi kararının kesinleşmesinden itibaren ortak hayatın kurulamaması nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılmış sayılması için kararın kesinleşmesinden itibaren geçmesi gereken süre 3 yıldan 1 yıla düşürülmüştür.

Yeni düzenleme ile adın değiştirilmesi halinde Basın İlan Kurumunun ilan portalında ilan olunacaktır. Bu ilanda; hükmü veren mahkeme, kararın verildiği tarih, dosyanın esas ve karar numarası ile adının değiştirilmesine karar verilen kişinin nüfusa kayıtlı olduğu yer, doğum tarihi, ana ve baba adı, önceki adı ve soyadı, mahkeme kararıyla verilen yeni adı ve soyadı yer alacaktır.

19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nda yapılan değişiklikler:

Adli ve idari yargı hâkim ve savcı adayları veya yardımcıları ile hâkim ve savcılar hariç olmak üzere, kamu kurum ve kuruluşlarının kadro veya pozisyonlarında görev yapanlar da görev yeri saklı kalmak kaydıyla mahkemelerde yapılan staj sürecinde aylıksız veya ücretsiz izinli olarak avukatlık stajı yapabilecektir. Bu dönemde talep üzerine yıllık izinler de kullanabilecektir.

Avukat yanında yapılacak staj sürecinde ise kamu kurum ve kuruluşu tarafından ilgilinin ifa ettiği kamu görevini aksatmayacak şekilde çalışma saatleri ile izin dönemleri ve süreleri düzenlenebilecektir. İfa edilen kamu görevinin niteliğinden dolayı aynı anda staj yapma durumunda kamu görevinde aksama ortaya çıkacağı hallerde avukat yanında yapılan staj sürecinde de ilgiliye aylıksız veya ücretsiz izin verilebilecektir.

Memur kadrolarına geçiş hakkı tanınan sözleşmeli personel ancak memur kadrolarına geçiş hakkını kazandıktan sonra bu düzenlemelerden yararlanabilecektir. Aylıksız veya ücretsiz izinler diğer mevzuatta yer alan sınırlamalara tabi olmayacaktır. Kamu kurum ve kuruluşlarının kadro veya pozisyonlarında görev yapanların staj sürecindeki izin dönemleri ve süreleri ile çalışma saatlerinin düzenlenmesine ilişkin usul ve esaslar Cumhurbaşkanlığınca çıkarılan yönetmelikle belirlenecektir.

4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nda yapılan değişiklikler:

Suçun hukuki niteliğinin değişmesi, cezanın artırılması veya cezaya ek olarak güvenlik tedbirlerinin uygulanmasını gerektirecek hallerin ortaya çıkması, ek savunma verilmesini gerektiren hallerin vuku bulması durumunda yapılacak bildirimler sanığa ve varsa müdafiisine yapılacaktır. Müdafii sanığa tanınan haklardan onun gibi yararlanabilecektir. Sanığın dosyada var olan son adresine bildirim yapılamaması veya bildirime rağmen duruşmaya gelmemesi halinde müdafie yapılan bildirimler yeterli kabul edilecektir.

13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’da yapılan değişiklikler:

Yeni düzenlemeler ile açık ceza infaz kurumları ve çocuk eğitim evlerinde bulunan hükümlülere verilecek eğitim türlerinin kapsamı genişletilmiştir.

Kapalı ceza infaz kurumunda bulunan hükümlüler, kurum içinde açılan örgün öğretim programlarına kurum disiplin, düzen ve güvenliğini tehlikeye düşürmeyecek şekilde, kurumsal kapasite ve imkânların uygunluğu ölçüsünde devam edebilecektir. Yaş, eğitim düzeyi, engellilik durumu, sosyal ve ekonomik durum ile benzeri ölçütlere göre ihtiyacı olan hükümlülere öncelik verilecektir.

Kayıtlı olduğu eğitim kurumlarının ilgili mevzuatına göre gerekli şartları taşıyan ve kapalı ceza infaz kurumunda bulunan hükümlülerin sınavları, kişi ve kurum güvenliği ile kurum disiplin ve düzeninin bozulmasını önleyici tedbirler alınarak aşağıda belirtilen usule göre ceza infaz kurumu içinde yapılacaktır:

Kayıtlı oldukları ortaöğretim, ön lisans, lisans ve benzeri öğretim programları kapsamındaki sınavlar ile mesleki yeterlilik gibi yazılı veya sözlü sınavlar, ilgili kurum ile koordinasyon sağlanarak öncelikle çevrim içi, bunun mümkün olmaması hâlinde ise ilgili eğitim kurumu görevlisinin gözetiminde yüz yüze yapılacaktır.
Hükümlüler, merkezî sınavlar ile açık öğretim kurumları sınavlarına, sınav merkezi olarak belirlenen ceza infaz kurumlarında katılacaktır.

Kurum ve kuruluşlar ile üniversitelere, sınavlara ilişkin olarak gerekli düzenlemeleri yapmak ve tedbirleri alma yükümlülüğü getirilmiştir.

Açık ceza infaz kurumları ile çocuk eğitim evlerinde bulunan hükümlülerin öğretimden yararlanması veya sınavlara katılması, hükümlünün; başarısız olması, devamsızlık göstermesi, eğitim ve sınav alanlarında disiplin cezasını gerektiren eylemlerden birini gerçekleştirmesi veya öğretim programının ceza infaz kurumunun işleyişine yer ve zaman itibarıyla uygun olmaması hâlleri dışında engellenemeyecektir.

6/1/1982 tarihli ve 2575 sayılı Danıştay Kanunu’nda yapılan değişiklikler:

Danıştay meslek mensupları ile savcı, tetkik hâkimi ve iç denetçi kadroları aşağıdaki cetvel eklenerek düzenlenmiştir.

6. 4/2/1983 tarihli ve 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nda yapılan değişiklikler:

Yargıtay Birinci Başkanı, Cumhuriyet Başsavcısı, birinci başkanvekili, Cumhuriyet Başsavcıvekili, daire başkanı, üye ve iç denetçi kadroları aşağıdaki cetvel eklenerek düzenlenmiştir.

7. 3/12/2010 tarihli ve 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nda yapılan değişiklikler:

Sayıştay meslek mensupları ile Başsavcı, savcı ve iç denetçilerine ait kadrolar aşağıda ekli cetvelle düzenlenmiştir.

8. 24/2/1983 tarihli ve 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu’nda yapılan değişiklikler:

Hâkimlik ve savcılık mesleğinde bulunanlara ait kadrolar aşağıda ekli cetvellerle düzenlenmiştir.

Kanun Remi Gazete’de yayımlandığı tarih itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Kanun’un tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

4. Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Kapsamındaki İdari Para Cezalarının 2025 Yılı Alt ve Üst Limitleri Belirlenmiştir

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun (“Kanun”) “Kabahatlar” başlıklı 18. maddesi uyarınca;

Kanun’un 10. maddesi gereğince aydınlatma yükümlülüğünü,
Kanun’un 12.maddesi gereğince veri güvenliğine ilişkin yükümlülüğünü,
Kanun’un 15.maddesi gereğince Kurul kararlarının yerine getirilmesi yükümlülüğünü,
Kanun’un 16.maddesi gereğince Veri Sorumluları Siciline kayıt ve bildirim yükümlülüğünü
Kanun’un 9. maddesi 5. fıkrası gereğince yurt dışı veri aktarımına ilişkin standart sözleşme bildirim yükümlülüğünü

yerine getirmeyenler hakkında 2025 yılı için çeşitli idari para cezaları öngörülmüştür.

Söz konusu idari para cezalarının 2025 yılı için açıklanan “yeniden değerleme oranı” na göre güncellenen rakamlar üstteki gibidir.

5. İlaç Geri Ödeme Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmıştır

Sosyal Güvenlik Kurumu (“Kurum”) tarafından Sosyal Güvenlik Kurumu İlaç Geri Ödeme Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (“Yönetmelik”) 28/11/2024 tarihli ve 32736 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

Yönetmelik ile getirilen düzenlemeler özetle şu şekildedir:

İlaç Geri Ödeme Komisyonu’nun (“Komisyon”) Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın görevlendireceği en az daire başkanı düzeyinde 3 temsilci ve 10 asıl üyeden oluşacaktır.
Komisyon yılda en az 3 defa olağan, Komisyon başkanının daveti üzerine olağanüstü toplanacaktır. Komisyon çalışma dönemlerine ait son başvuru tarihleri, her yılın Mart, Temmuz ve Kasım aylarının son iş günü olarak belirlenmiştir.
Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliği ekinde ve/veya Kurum resmi internet sitesinde yayımlanan listede yer alan ilaçlar sarfiyatın olup olmadığının tespiti için yıllık periyotlarla (1 Ocak-31 Aralık) izlenecektir. Perakende satış fiyatı bulunmayıp KDV dahil depo satış fiyatı/KDV dahil eczacı satış fiyatı olan ilaçlar ile Alternatif Geri Ödeme Komisyonu tarafından özel dağıtım modeli kapsamında olan ilaçlar bu kapsam dışında tutulacaktır.
Biten yıl içinde Kurum verilerine göre sarfiyatının bir kutudan az olduğu ya da hiç verisinin olmadığı belirlenen ilaçlar Kurum resmi internet sayfasında duyurulacak olup duyuru tarihinden itibaren bir ay içinde ilacın piyasaya verildiğine dair yeni tarihli dağıtım belgesi sunulmazsa Komisyon başkanının onayı ile Sekreterya tarafından pasif hale getirilecektir. Pasiflendikleri tarihten itibaren onuncu ayın sonunda halen aktiflenme talebi olmayan ilaçlar ise Komisyon başkanının onayı ile listeden çıkarılacaktır.

Yönetmelik Resmî Gazete’de yayımlandığı tarih itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Yönetmelik’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

6. Ticaret Bakanlığı Tarafından Yurt Dışı Gönderilerine Yönelik Bilgilendirici Rehber Yayınlanmıştır

Ticaret Bakanlığı (“Bakanlık”) tarafından hazırlanan Yurt Dışı Gönderilerine Yönelik Olarak Gerçekleştirilen Dolandırıcılık Faaliyetleri ve Yurt Dışı Hızlı Kargo Siparişlerinde Uygulanan Muafiyet Limitleri ve Vergi Oranlarındaki Değişiklik Hakkında Bilgilendirici Rehber (“Rehber”) 26.11.2024 tarihinde resmi internet sitesinde yayınlanmıştır.

Rehber’e göre;

Dolandırıcıların kendilerini hızlı kargo firması veya Gümrük Müdürlüğü gibi göstermek suretiyle tüketicilere beklemekte oldukları gönderileri ile ilgili telefon aramaları yaptığı ve sahte sms ve e-posta mesajları gönderdiği tespit edilmiştir. Tüketiciler sahte mesajlar karşı dikkatli olmaları konusunda uyarılmıştır.

Dolandırıcıların sahte sms, sahte e-posta mesajları ve telefon aramalarıyla tüketicilerden ek ücret talebinde bulundukları tespit edilmiştir. Sahte mesajlarda yer alan bağlantılar üzerinden tüketicilerin kişisel ve finansal verilerinin ele geçirilmesi konusunda tüketiciler temkinli olması gerektiği belirtilmiştir. Tüketicilerin bu yönde gelen sahte telefon aramalarına, sms ve e-posta mesajlarına itibar etmemesi gerektiği belirtilmiştir.

Bakanlığın resmi internet sitesinden kamuoyu ile paylaşılacak olan hızlı kargo firmaları ve posta idaresine ait doğrulanmış firma KEP adresi, kurumsal e-posta adresi ve telefon numarası bilgileri aracılığıyla hızlı kargo firmaları ve alıcılar/göndericiler arasında şeffaf bir iletişim sağlanarak, alıcıların yalnızca güvenilir kanallar aracılığıyla bilgilendirilmesi sağlanacaktır. Böylece daha güvenilir bir iletişim ağı oluşturulacaktır.

Basitleştirilmiş gümrük beyannamesi ile beyan edilemeyen veya işlemin sağlanması için ek bilgi ya da belge ibrazı yapılması gereken eşya için hızlı kargo firması veya posta idaresi tarafından alıcıya yapılacak olan bildirimlerde, Bakanlık tarafından belirlenmiş olan mesaj kodları ve mesaj içerikleri kullanılması zorunlu tutulmuştur.

Bireysel yurt dışı alışverişlerinde uygulanan muafiyet limiti ve gümrük vergisi oranları da güncellenmiştir.

Yurt dışından satın alınan eşyanızın gümrük işlemlerinin posta veya hızlı kargo firması tarafından tamamlanabilmesi için 30 avro limitinin ve eşyanın ağırlığının brüt 30 kilogram sınırını aşmaması gerekmektedir.

Satın aldığınız eşyanın, ticari sayılabilecek miktarlarda alınmaması, gerçek kişi tarafından satın alınması ve ticari mahiyette olmaması gerekmektedir. Muafiyetten bir takvim ayında en fazla 5 defa faydalanılabilecektir.

Bakanlık tarafından belirlenmiş mesaj kodu, mesaj içeriği ve hızlı kargo firmalarının doğrulanmış iletişim bilgilerine buradan ulaşabilirsiniz.

Bakanlık duyurusunun tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

Rehber’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

7. Emeklilik Yatırım Fonlarının Kazançlarına Uygulanacak Kurumlar Vergisi İstisna Oranı Belirlenmiştir

27/11/2024 tarihli ve 32735 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 9160 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı’na (“Karar”) göre; 5250 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5. maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde yer alan emeklilik yatırım fonlarının kazançlarına uygulanacak istisna oranı %50 (elli) olarak belirlenmiştir.

İstisna oranı Karar’ın Resmi Gazete’de yayımlandığı tarih itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Karar’ın tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

8. Tütün Mamullerinin Üretim ve Ticaretine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmelikte Değişiklik Yapılmıştır

Tarım ve Orman Bakanlığı (“Bakanlık”) tarafından Tütün Mamullerinin Üretim ve Ticaretine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (“Yönetmelik”) 27/11/2024 tarihli ve 32735 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

Yönetmelik ile getirilen düzenlemeler özetle şu şekildedir:

Türkiye’de tütün mamulleri üretim tesisi kurulabilmesi için Bakanlıktan Tesis Kurma Uygunluk Belgesi alınması zorunlu tutulmuştur.

Tesis Kurma Uygunluk Belgesi’nin alınabilmesi için Ana sözleşme, Ticaret ve/veya sanayi odasından alınan faaliyet belgesi ile faaliyet özgeçmişini ve hedeflediği faaliyeti tanımlayan özel beyan, kimlik bilgileri ile Kanuna, 4250 sayılı İspirto ve İspirtolu İçkiler İnhisarı Kanununa, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 359 uncu maddesinin (d) fıkrasına, Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa aykırılıktan dolayı haklarında kesinleşmiş mahkûmiyet kararı olmadığına ve Bakanlıkça düzenlenmiş belgelerin askıya alınmadığına dair beyan, Bakanlık tarafından fizibilite raporu, imar belgesi, başvuru bedelinin ödendiğine dair belge ile gerçek veya tüzel kişilerin başvurması gerekecektir. Eksik bilgi veya belgeler bildirimden itibaren en geç 90 gün içinde tamamlanmadığı veya projeden vazgeçilmesi halinde başvuru işleme konulmayacak olup başvuru bedeli iade edilmeyecektir.

Üretim ve Faaliyet Uygunluk Belgesi alınması sonrasında farklı kategorilerde tütün mamullerinin aynı tesiste birlikte üretilebilmesine yönelik tesis kuruluşu için Bakanlıktan izin alınması gerekecektir. Bakanlıkça uygun bulunması durumunda, her bir tütün mamulü için istenilen diğer şartların varlığı ayrı ayrı aranıp her bir kategori için “Tesis Kurma Uygunluk Belgesi” alınması gerekecektir.

Türkiye’de tütün mamulü üretimi yapılabilmesi için; 6. maddenin 7. fıkrasında belirtilen makinelerin çalışma testleri ve ürün denemeleri ile en az bir uzmanın bulunduğu heyet nezaretinde yapılan deneme üretimleri hariç olmak üzere Bakanlık’tan “Üretim ve Faaliyet Uygunluk Belgesi” alınması zorunlu tutulmuştur. Tesis Kurma Uygunluk Belgesi alarak projesini gerçekleştiren ve alınması gereken diğer yasal izinlerini tamamlayarak tesisi faaliyete hazır hale getirenlerin Bakanlığa başvurmaları gerekmekte olup uygun görülenlere Üretim ve Faaliyet Uygunluk Belgesi verilecektir. Belge süresi veriliş tarihinden itibaren 5 yıl ile sınırlı tutulmuştur. Farklı kategorilerdeki tütün mamullerinin aynı tesis içinde birlikte üretilebilmesi için her bir kategori için Üretim ve Faaliyet Uygunluk Belgesi alınması gerekecektir.

Tesislerde Bakanlıkça izin verilenlerin veya uygun bulunanların dışında herhangi bir üretim yapılamayacaktır.

Tesis kurma aşamasında yapılanlar dahil olmak üzere makine çalışma testleri, ürün denemeleri, deneme üretimleri ve analize gönderme için yapılan numune üretimlerin; tütün mamulü birim paketi ile sigara üzerinde marka, şirket/firma unvanı kısaltılması ve birim paket üzerine kodlama bilgisinin yazılması zorunlu tutulmuş olup bu bilgilere ilişkin detayların işlem öncesinde Bakanlık’a bildirilmesi gerekecektir.

Üretim tesisinin projesinde yapılacak değişiklikler için işlem öncesi Bakanlık’tan izin alınması ve/veya bildirimde bulunulması, tütün ve sigara üretiminde kullanılan makinelerle ilgili işlemlerde izin alınması zorunlu tutulmuş olup, diğer makineler için bildirimde bulunması gerekecektir.

Tesis Kurma Uygunluk Belgesi almış gerçek veya tüzel kişiler, Üretim ve Faaliyet Uygunluk Belgesi almadan önce, Bakanlık izniyle iç veya dış piyasadan belirli tütün türlerini (yaprak tütün, harmanlanmış tütün, homojenize tütün vb.) temin edebilmekte olup Üretim ve Faaliyet Uygunluk Belgesi alındıktan sonra ise Bakanlık tarafında kendi laboratuvarlarında test ile araştırma ve geliştirme çalışmalarında kullanılmak amacıyla yıllık 100 kg'ı geçmemek kaydıyla kıyılmış tütün ve şark tipi tütün ithalatına izin verilebilmektedir. Bu koşullar dışında kıyılmış tütün temin edilemeyecektir.

Piyasaya sunulacak tütün mamullerinin Bakanlık tarafından hazırlanan teknik düzenleme tebliğlerine uygun olması zorunlu hale getirilmiş olup aynı marka altında piyasaya sunulacak tütün mamulü çeşitleri, yalnızca bir üretici veya ithalatçı tarafından piyasaya arz edilebilecek, tek bir tütün çeşidinden üretilen sarmalık kıyılmış tütün mamulü, yalnızca tütün kooperatifleri tarafından üretilip piyasaya sunulabilecektir.

İhracat Rejimi kapsamında ihraç edilecek işlem görmüş tütün mamulüne ilişkin tütün kullanım oranları tablosu, kodlama bilgisi ile marka bilgisi de üretim öncesi Bakanlığa bildirilecektir. İhracat edilecek tütün mamullerinde, yurt içi piyasaya arz edilen mamulat çeşidinin birim paket ve grupman ambalajı kullanılmayacaktır.

Üretim tesisinin kuruluş yerinin değiştirilmesi amacıyla Bakanlık’a yapılan başvurunun başvuruya ilişkin raporun Bakanlık’a sunulmasından itibaren olan süre en geç otuz gün olarak değiştirilmiştir.

Üretim tesisinin faaliyetinin sona erdirilmesi ve/veya kapatılması için Bakanlık’a bildirilmesi zorunlu olup bu işlemler Bakanlığk’ın gözetimi ve denetimi altında geçekleştirilecektir.

Firmaların üretim ve faaliyet izni alınması öncesi veya sonrasında makine çalışma testleri, ürün denemeleri veya deneme üretimi ile her ne suretle olursa olsun yapılan üretimlerde oluşa tütün malullerine ilişkin kayıtlar tutması zorunlu hale getirilmiştir.

Geri kazanım işlemlerine konu edilemeyen, makine çalışma testleri, ürün denemeleri veya deneme üretimi kapsamında üretilen sigaranın, üretimden itibaren en geç iş günü içerisinde üretim tesisinde imhasının gerçekleştirilmesi ve Bakanlığa bildirimi zorunlu tutulmuştur.

Yönetmelik’in 10. maddesi ile değiştirilen 12. maddenin 2. fıkrasının (f) bendi ile 12.fıkrası 31/3/2025 tarihinde, 12. maddesi ile değiştirilen 14. maddenin on birinci, on beşinci ve on altıncı fıkraları 31/5/2025 tarihinde yürürlüğe girecektir.

Yönetmelik’in diğer maddeleri Resmî Gazete’de yayımlandığı tarih itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Yönetmelik’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

9. Türkiye Oyun Ekosisteminin Durumu

2024 yılına ilişkin Türk Oyun Ekosistemi Rapor (“Rapor”)’u startups.watch işbirliği ile T.C. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi tarafından 31 Ekim 2024 tarihinde resmi internet sitesinde yayımlanmıştır.

Türkiye’nin oyun girişim ekosistemi, yüksek profilli çıkışları ve hızlı girişimcilik büyümesi nedeniyle küresel bir oyuncu haline gelmiştir. İstanbul, Londra’dan sonra stüdyo yoğunluğu açısından ikinci en büyük oyun merkezi olarak öne çıkmaktadır.

Peak Games, Gram Games ve Rollic gibi şirketler başarılı çıkışlar yakalamış olup uluslararası üzerlerine çekmiştir. Bu şirketler aynı zamanda yeni nesil oyun stüdyoları ve kurucularını teşvik etmiş olup küresel pazarda büyüme ve rekabet dalga etkisi yaratmışlardır. Türkiye’de oyun odaklı 13 girişim sermayesi fonu, oyun girişimlerinin ihtiyaçlarına özel hızlandırıcı ve kuluçka merkezleri bulunmaktadır. Bu kaynaklar yerel yeteneklere erken aşama finansman ve stratejik rehberlik sağlamaktadır.

2010 öncesinde, Türkiye’nin girişim ekosistemi tamamen kendi kendine finanse edilen girişimlerden (bootstrapped startups) oluşmakta iken Peak, Markafoni, Trendyol gibi girişimlerin hızla büyümesi Türkiye’de girişim sermaye (“VC”) destekli bir girişim ekosisteminin kurulmasının yolunu açmıştır. 2012’de ilk melek yatırım ağı (“GBA”) ve ilk girişim sermaye firması 212’nin kurulmasıyla ekosistem hız kazanmıştır.

Erken aşama hibeler ve melek yatırımcılara sağlanmış vergi teşvikleri, büyümeyi hızlandırmış ve toplam yatırım hacmi 2010’da 20 milyon dolardan 2017’de 116 milyon dolara çıkmıştır. Pandeminin başında, Zynga'nın Peak'i 1,8 milyar dolara ve Rollic'in %80'ini 180 milyon dolara satın alması, Türkiye'nin girişim ekosistemine büyük ivme kazandırmıştır. Pandemi süreci, Türkiye'de dijital dönüşümü hızlandırmış olup e-ticaret, lojistik ve oyun sektörlerini birkaç yıl ileriye taşımıştır. Pandemi sonrasında ise küresel sermaye kıtlığı ve değerleme düşüşlerine rağmen Türkiye’de değerlemeler makul seviyede kalmıştır.

Türkiye’deki oyun endüstrisi, 2000’lerin başlarında yapılandırmış bir platform bulunmamakla birlikte Superonline ve Mynet gibi platformlar Java üzerinden oynanabilen oyunlar sunmaktaydı. Bu dönemlerde kurulmuş olan Symbian ve Java cihazları için oyunlar geliştirmiş Sobee, Türkiye’nin önde gelen oyun şirketlerinden biri haline gelmiştir. 2010’ların başında kurulan milyonlarca kullanıcılı Sanalika, 2010 başlarında kurulan ve dönemin Facebook oyunlarının popülaritesiyle hızla büyüyüp sonrasında mobil uygulamalar geliştiren Peak Games gibi girişimler ile Türkiye oyun endüstrisi şekillenip bugünkü gelişmekte olan ekosistemi oluşturmuştur.

Oyun endüstrisi özellikle Hyper-casual gibi oyun kategorilerinde hızlı geliştirme ve test süreçleri ile kısa süre içerisinde geliştirilip test edilebilmekte olduğundan hızlı bildirim, doğru kanallar ve gölgeler aracılığıyla oyunun dağıtılmasıyla sürekli gelişen bir pazar yaratmaktadır.

Türkiye'ye özgü bir girişim sermayesi formatı olan VCIF (Venture Capital Investment Funds) popülaritesinin artmasıyla, son dört yılda oyun odaklı fonlar kurulmuş ve hatta bireysel oyun girişimlerine yatırım yapmak fon yapıları oluşturulmuştur.

Özel olarak oyun girişimlerine ilişkin devlet hibe ve destekleri bulunmamakla birlikte birçok devlet teşvikinden yaralanabilmektir. İhracat odaklı teşvikler, serbest ticaret bölgelerinde faaliyet göstermek, TÜBİTAK ve KOSGEB’in destek programları gibi teşvikler örnek olarak verilebilmektedir.

Oyun endüstrisi paydaşlar tarafından 2008 yılında ATOM Kuluçka Merkezi’nin kurulması ile desteklenmeye başlamıştır. Günümüzde ise 12 özelleşmiş kuluçka merkezi ve 21 hızlandırıcı program bulunmaktadır.

Bugün Türkiye'de 814 aktif oyun stüdyosu bulunmaktadır. Bunların 498'i İstanbul, 151'i Ankara, 58'i İzmir'de ve 107'si diğer şehirlerde yer almaktadır. 2022 yılının sonunda pandeminin sona ermesi, Rusya-Ukrayna Savaşı ve faiz artırımları nedeniyle oyun girişimlerinin finansmana erişiminin zorlaşması nedeniyle her yıl yeni kurulan oyun stüdyolarının sayısından azalma olmuştur.

Türkiye’deki oyun ekosistemi; günümüze kadar elde edilen çıkış hikayeleri, satın alan şirket profilleri, 2024 yılında yenilenen yatırım ivmesi ve Türk oyun girişimlerinin dünya çapında en yüksek mobil oyun gelirleri arasında yer aldığı gön önüne alındığında yeni ve etkili başarı hikayeleri üretme potansiyeli bulunmaktadır.

Rapor’un tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

10. Prime Esas Kazanç Hesaplamasında Yemek Bedeli Uygulamalarına İlişkin Değişiklik Yapılmıştır

Sosyal Güvenlik Kurumu (“Kurum”) tarafından Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (“Yönetmelik”) 02/12/2024 tarihli ve 32740 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.

Yönetmelik ile getirilen düzenleme özetle şu şekildedir:

İşveren tarafından işyerinde veya müştemilatında yemek verilmeyen durumlarda, sigortalıya yemek verilmek suretiyle sağlanan menfaatlerin nakit olarak ya da yemek hizmetinin alınması dışında kullanılabilecek yemek kartı/çeki/kuponu gibi araçlarla sağlanması halinde, fiilen çalışılan günlere ait bir günlük yemek bedelinin Kurum Yönetim Kurulu tarafından belirlenen tutarın, fiilen çalışılan gün sayısı ile çarpılması sonucunda bulunulacak tutarını aşmayan kısmı prime esas kazançların hesaplanmasında dikkate alınmayacaktır.

Yönetmelik Resmi Gazete’de yayım tarihini izleyen ayın başında yürürlüğe girecektir.

Yönetmelik’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

11. Enerji Kimlik Belgesi Uzmanlarının Eğitim ve Denetimlerine Dair Tebliğde Değişiklik Yapılmıştır

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı (“Bakanlık”) tarafından Enerji Kimlik Belgesi Uzmanlarının Eğitim ve Denetimlerine Dair Tebliğde Değişiklik Yapılmasına İlişkin Tebliğ (“Tebliğ”) 27/11/2024 tarihli ve 32735 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

Tebliğ’e göre;

Bakanlık tarafından düzenlenen eğitime katılan ve /1/2021 tarihli ve 31357 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Enerji Kimlik Belgesi Uzmanlarının Eğitim ve Denetimlerine Dair Tebliğin 4 üncü maddesinin birinci fıkrada belirtilen bölümlerden mezun olan Bakanlık’ın merkez ve taşra teşkilatı personeli Enerji Kimlik Belgesi (“EKB”) uzmanı olmaya hak kazanacaktır.
EKB uzmanı eğiticileri, EKB uzmanları ve eğitici kuruluşların yetkilerinin geçerlilik süresi 5 yıldan 10 yıla çıkarılmıştır.
İl müdürlüğü denetçileri, her ay rastgele seçilecek en az 3 adet ila 20 adet arasında olmak üzere Bakanlık tarafından BEP-TR’de yayımlanan bir önceki yılın EKB sayısının %1’inin tam sayıya yuvarlanması ile bulunan sayıda EKB üzerinden denetim yapacaktır.

Tebliğ’in; 2. ve 3. maddeleri 1/1/2025 tarihinde girecektir. Tebliğ’in diğer maddeleri Resmî Gazete’de yayımlandığı tarih itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Tebliğ’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

12. Yapı Sahipleri ile Yapı Denetimi Hizmet Sözleşmesi İmzalayacak Yapı Denetim Kuruluşlarının Elektronik Ortamda Belirlenmesine İlişkin Usul ve Esaslara Dair Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Yayımlanmıştır

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı (“Bakanlık”) tarafından Yapı Sahipleri ile Yapı Denetimi Hizmet Sözleşmesi İmzalayacak Yapı Denetim Kuruluşlarının Elektronik Ortamda Belirlenmesine İlişkin Usul ve Esaslara Dair Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (‘Tebliğ’) 29.11.2024 tarihli ve 32737 sayılı Resmî Gazete ’de yayımlanmıştır.

Tebliğ ile Yapı Sahipleri ile Yapı Denetimi Hizmet Sözleşmesi İmzalayacak Yapı Denetim Kuruluşlarının Elektronik Ortamda Belirlenmesine İlişkin Usul ve Esaslara Dair Tebliğ’de yapılan değişiklikler özetle şu şekildedir:

Küme yapıların kapsam alanı genişletilmiştir.

Kamulaştırma Kanununun 27 nci maddesi kapsamında mahkeme tarafından acele kamulaştırılmasına ve el konulmasına karar verilen taşınmaz üzerine birden fazla olacak şekilde yapılması planlanan, lisans/ön lisans sahibi kuruluş tarafından talep edilmesi üzerine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünün onayı alınan, herhangi birine daha önce Bakanlıkça elektronik ortamda görevlendirme yapılmamış olan ve aynı ilgili idare sınırları içerisinde kalan rüzgar enerjisi santraline ait yapılar da küme yapılar içine alınmıştır.

Bakanlıkça elektronik ortamda görevlendirme yapılan yapılar için, Tebliğ’de belirtilen durumlar hariç, yapı denetim hizmet sözleşmesinin yapı denetim kuruluşundan kaynaklanan sebeple feshedildiğinin anlaşılması halinde artık 90 gün süreyle yapı denetim kuruluşu yapılan sıralamalardan çıkarılarak yeni bir işte denetim görevi üstlenmesine izin verilmeyecektir.

Tebliğ Resmî Gazete’de yayımlandığı tarih itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Tebliğ’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

13. Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 574) ile 2024 Yılı Yeniden Değerleme Oranı Belirlenmiştir

Hazine ve Maliye Bakanlığı (“Bakanlık”) Gelir İdaresi Başkanlığı (“GİB”) tarafından hazırlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 574) (“Tebliğ”) 27/11/2024 tarihli ve 32735 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

Tebliğ’e göre,

213 sayılı Vergi Usul Kanununun (“Kanun”) mükerrer 298. maddesinin (B) fıkrasına göre, yeniden değerleme oranı, yeniden değerleme yapılacak yılın Ekim ayında (Ekim ayı dâhil) bir önceki yılın aynı dönemine göre Türkiye İstatistik Kurumunun Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksinde meydana gelen ortalama fiyat artış oranı olup bu oranın Bakanlık tarafından Resmî Gazete ile ilan edilmesi gerekmektedir.
İlgili hüküm uyarınca yeniden değerleme oranı 2024 yılı için % 43,93 (kırk üç virgül doksan üç) olarak tespit edilmiştir.
Daha önce yayımlanan ilgili Tebliğler yürürlükte kalmaya devam edecektir.

Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandığı tarih itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Tebliğ’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

GİB tarafından yayımlanan duyuru metnine buradan ulaşabilirsiniz.

GİB tarafından yayımlanan açıklayıcı bilgi notuna buradan ulaşabilirsiniz.

14. Okul Servis Araçları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Yayımlanmıştır

İçişleri Bakanlığı (“Bakanlık”) tarafından Okul Servis Araçları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (“Yönetmelik”) 29.11.2024 tarihli ve 32737 sayılı Resmî Gazete’ de yayımlanmıştır.

Yönetmelik ile getirilen düzenlemeler özetle şu şekildedir:

Taşıtlarda aranacak şartlarda düzenleme yapılmıştır. Bu düzenlemeye göre Yaş şartını haiz araçlardan sözleşme süresi içerisinde yaş şartını kaybedenler, içinde bulunulan eğitim ve öğretim yılı süresini aşmamak koşuluyla çalışmaya devam ettirilebilecektir.

D sınıfı sürücü belgesi için en az iki yıllık, D1 sınıfı sürücü belgesi için en az beş yıllık sürücü belgesine sahip olan ve her yıl okul servis şoförlüğüne uygun olduğuna dair aile hekiminden rapor almış olan kişiler Yönetmelik’te aranan diğer koşulları da sağlaması halinde okul servis araçlarında şoför olabilecektir.

Salgın, olağanüstü hâl, gerginlik, buhran, kriz dönemleri ile afet ve acil durumlarında; Yönetmelik kapsamında öngörülen uyarma ve iptal gibi müeyyideler ile taşıt yaşları, özel izin belgesi almanın şartları veya belirlenmiş sürelerin azaltılmasına, arttırılmasına veya durdurulmasına ilişkin geçici düzenlemeleri yapması için Bakanlığa yetki verilmiştir.

Yönetmelik Resmî Gazete ’de yayımlandığı tarih itibarıyla yürürlüğe girmiştir.

Yönetmelik’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

15. Anlaşmalı Boşanma İçin Evliliğin En Az Bir Yıl Sürmüş Olmasının Gerektiğine İlişkin Hükmün Anayasaya Aykırı Olmadığına Yönelik Anayasa Mahkemesi Kararı

Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’nın (“AYM”), 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (“TMK”) 166. maddesinin üçüncü fıkrasının birinci cümlesinde yer alan "... bir yıl..." ibaresinin Anayasa'ya aykırı olmadığına ilişkin kararı (“Karar”), 28 Kasım 2024 ve 32736 sayılı Resmî Gazete ‘de yayımlanmıştır.

Karar’a göre;

TMK m.166/3’te eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı kabul edilerek boşanma kararı verilmesine imkân tanınmıştır. Bu kararın verilmesi için evliliğin en az bir yıl sürmüş olması gerekmektedir.

İtiraz konusu kuralın kişilerin iradesini yok saydığı, temel hak ve özgürlüklerin kullanılmasını ve eşitlik ilkesinin hayata geçirilmesini aşırı derecede zorlaştırdığı, taraflarca fiilen bitirilen bir evliliğin hukuken belirli bir süre daha geçerli kılındığı, bu durumun bir yıllık sürenin dolmadığı hâllerde tarafları, boşanma davası açılabilmeleri için farklı usullere yönelmeye ve uzun süren yargılama süreçlerine katlanmaya zorladığı belirtilerek kuralın Anayasa'nın 5., 10., 14., 17. ve 41. maddelerine aykırı olduğu iddia edilmiştir.

Evlilik birliğinin kurulmasının yarı sıra sona erdirilmesi de özel hayata ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkıyla doğrudan ilgilidir (AYM, E.2023/116, K.2024/56, 22/2/2024, § 17). Eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılmış sayılmasına ilişkin karinenin geçerli olması için evliliğin üzerinden bir yıl geçmiş olması şartına bağlayan kural, özel hayata ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına yönelik bir sınırlama getirmektedir.

Daha önce verilmiş olan AYM kararlarında da belirtildiği üzere aile kurumunun anayasal önemi dikkate alındığında boşanmaya ilişkin usul ve esasları düzenleme konusunda kanun koyucunun geniş takdir yetkisi bulunmaktadır (AYM, Ε.2023/116, Κ.2024/56, 22/2/2024, § 30).

Eşlerin aynı yöndeki iradelerine rağmen evlilik birliğinin temelinden sarsılmış sayılmasına ilişkin karinenin geçerli olabilmesinin evliliğin üzerinden bir yıl geçmiş olması şartına bağlanmasının kanun koyucunun takdir yetkisi kapsamında başvurabileceği araçlardan olduğu ve gereklilik kriterini karşıladığı sonucuna ulaşılmıştır.

Kanun koyucunun mümkün olduğu ölçüde aile kurumunun ayakta kalması amacıyla evliliğin üzerinden belirli bir süre geçmeksizin eşlerin bu yönde karar alarak boşanma davası açmalarını arzulamadığı anlaşılmaktadır. Evliliğin en az bir yıl sürmesi halinde eşlerin bu usul ile boşanmaları mümkün olduğu gibi ayrıca anılan Kanun'da düzenlenen diğer boşanma sebeplerine dayalı olarak boşanma davası açmalarının önünde herhangi bir engel bulunmamaktadır.

22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 166, maddesinin üçüncü fıkrasının birinci cümlesinde yer alan "...bir yıl..." ibaresinin Anayasa'ya aykırı olmadığına ve İTİRAZIN REDDİNE OYÇOKLUĞU İLE KARAR VERİLMİŞTİR.

Karar’ın tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

16.Dahiliye Memurları Kanunu ve Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmıştır

7533 numaralı Dahiliye Memurları Kanunu ve Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (“Kanun”) 30.11.2024 tarihli ve 32738 sayılı Resmî Gazete ’de yayımlanmıştır.

Kanun ile getirilen önemli düzenlemeler özetle şu şekildedir:

1700 sayılı Dahiliye Memurları Kanunu:

Kaymakam adaylarının mesleğe alınma ve yetiştirilmesi ile ilgili hükümlerinin uygulama usul ve esasları İçişleri Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikle düzenlenecektir. Birinci sınıf mülkî idare amirlerinin tespiti amacıyla yapılacak inceleme ve değerlendirmeler, her yıl en fazla iki defa İçişleri Bakanlığı tarafından yapılacaktır.

3201 sayılı Emniyet Teşkilât Kanunu:

Sosyal yardımları üyelerine sağlamak üzere Polis Bakım ve Yardım Sandığı (“Sandık”) kurulmuştur. Sandık üyeleri, Emniyet Teşkilatı mensupları ile üyelikleri devam etmekte iken emekli olup katılım payını Sandıkta bırakanlardan oluşmaktadır. Sandık, üyeleri ile arasındaki ilişkilerde kamu hukuku, diğer tüm iş ve işlemlerinde özel hukuk hükümlerine tabi olup mali ve idari bakımdan özerk ve tüzel kişiliği haiz bir teşekkül olarak düzelenmiştir.

28/12/2018 öncesinde Emniyet Teşkilatı'nda göreve başlayan ve görevine devam edenler Sandık’a üye olabilmektedirler. Üyeler, girişten itibaren 3 yıl sonra nemalar dahil aidatlarını alarak ayrılabilecek olmakla birlikte üyelikten çıkanlar, yeniden üye olamayacaktır.

Sandık, Emniyet Teşkilatı mensubu üyelerine veya ölmeleri halinde mirasçılarına emeklilik, maluliyet ve ölüm yardımı; emekli üyeler için ise katılım payı kâr payı ve ölüm yardımı sağlayacaktır.

Ateşli silahlar ile mermerinin yanı sıra ateşli silahlara ait ana veya balistik önemi haiz parçalar (örneğin, namlu, sürgü, gövde, çerçeve, mekanizma başı gibi) Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun kapsamına dahil edilmiştir.

Bu Kanun hükümlerine göre armağan edilen silahlar için kişilere bulundurma veya taşıma izni veren kayıt ve belgelerde süre kaydı aranmayacaktır. Ayrıca armağan edilen silahlar için kişilere bulundurma veya taşıma izni veren kayıt ve belgeler, her türlü vergi, resim ve harçtan muaf tutulacaktır.

Üçüncü kez silahını kaybeden veya çaldıran kişilerin silah vesikası geri alınacak ve beş yıl boyunca silah taşıma veya bulundurma izni verilmeyecektir. Beş yıl sonra ise yeni bir müracaatta tek bir silah için izin verilebilecektir.

1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanunu:

Araç ve gemi/deniz aracı kiralama faaliyetinde bulunan işletmeler, kiralanan araçlara ilişkin bilgileri bilgisayarda tutma, bu bilgileri genel kolluk kuvvetlerinin incelemelerine hazır bulundurmaları, bilgisayar terminallerini kolluk kuvvetlerinin terminallerine bağlama ve kiralama bilgilerini anlık olarak sistem üzerinden bildirme ve kiralanan araçlarda GPS cihazı bulundurmak ve konum bilgisine ait kayıtları üç yıl saklamak zorunluda tutulmuştur.

Bilgisayar kayıtlarını tutmayanlar, bilgisayar terminallerini kolluk kuvvetlerinin sistemlerine bağlamayanlar, gerçeğe aykırı kayıt tutanlar veya bilgi verenler, GPS cihazı bulundurmayanlar, konum bilgilerini saklamayanlar için 99.896 TL para cezası uygulanacaktır.

Belirtilen bilgi, belge ve kayıtları kolluk kuvvetlerinin incelemelerine hazır bulundurmayanlar ve kiralanan araç bilgilerini anlık olarak kolluk kuvvetlerine bildirmeyenler için 49.938 TL para cezası uygulanacaktır.

Belirtilen fiillerin işlendiği takvim yılı içinde tekrarında önceki cezanın iki katı, dördüncü defa işlenmesi halinde işlendiği takvim yılı içinde işletme ruhsatı iptal edilecektir.

Bilgilerin yok edilmesi, suçun gizlenmesi amacıyla yapılırsa, işletme ruhsatı iptal edilecektir. Verilen idari para cezaları, tebliğden itibaren bir ay içinde ödenmelidir.

2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu:

Mecburi hizmetle yükümlü olduğu süre içinde istifa edenler veya sağlık sebebi hariç her ne suretle olursa olsun ilişiği kesilenler, Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından belirlenen; öğrenci, subay ve/veya astsubay naspedildikten sonra kendilerine yapılan öğrenim, eğitim ve yetiştirme masraflarının iki katını, disiplin soruşturması sonucu ilişiği kesilenler ile meslekten veya Devlet memurluğundan çıkarılanlar ise belirlenen masrafların dört katını yükümlülük sürelerinin eksik kalan kısmı ile orantılı olarak kanunî faizi ile birlikte tazminat olarak ödeyeceklerdir.

2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu:

Temel askerlik veya kolluk eğitimine alınanlar yemin ettikten itibaren subay veya astsubay naspedilinceye kadar geçecek süre içinde kendilerine yapılan masrafları kanuni faiziyle birlikte tazminat ödeyerek, Subay veya astsubay naspedilmek üzere lisans veya ön lisans eğitimi yapanlar eğitime başladıkları ilk eğitim-öğretim yılının son gününe kadar öğretim masraflarının iki katını kanuni faizi ile birlikte tazminat olarak ödemek suretiyle istifa edebilecektir.

Subay veya astsubay naspedilmek üzere lisans veya ön lisans eğitimi alanlardan, sağlık dışı nedenlerle öğrenciliği sona erenler eğitim masraflarının iki katını, disiplinsizlik nedeniyle ilişiği kesilenler ise dört katını kanuni faiziyle birlikte tazmin etmekle yükümlü olacaktır.

Mecburi hizmet süresi içinde istifa edenler veya sağlık dışı sebeplerle ilişiği kesilenler, kendilerine yapılan öğrenim, eğitim ve yetiştirme masraflarının iki katını; disiplin hükümleri kapsamında veya meslekten/Devlet memurluğundan çıkarılanlar ise masrafların dört katını, eksik hizmet süresiyle orantılı ve kanuni faiziyle birlikte ödemekle yükümlü olacaktır.

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu:

Belirli araçlarda çalışma yerini ve şeklini, kapasite ve diğer niteliklerini belirleyen plaka, ışık, renk, şekil, sembol ve yazı gibi ayırım işaretlerinin bulundurulması zorunlu olup bu araçlar haricinde reklam, yazı, işaret, resim, şekil, sembol, ilan, flama, bayrak gibi unsurların takılması, yazılması, sesli ve ışıklı donanımların bulundurulması İçişleri Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelik ile düzenlenmektedir. Bu yönetmelik hükümlerine aykırı davranan sürücülere ise 690 Türk lirası trafik idari para cezası uygulanacaktır.
Mevzuatta belirtilen ışıklı ve/veya sesli uyarı işareti veren cihazların mevzuatta izin verilmeyen araçlara takılması ve kullanılması yasak olup bu hükme aykırı davranan 96.000 Türk lirası trafik idari para cezası uygulanıp sürücü belgeleri otuz gün süreyle geri alınarak araç otuz gün süre ile trafikten men edilecektir. Bir yıl içinde aynı ihlalin iki veya daha fazla kez tekrarlanması durumunda, sürücülere her seferinde 192.000 TL idari para cezası uygulanıp sürücü belgeleri 60 gün süreyle geri alınarak araç trafikten menedilecektir; sürücü araç sahibi değilse, tescil plakasına da aynı miktarda ceza kesilecektir.
Yönetmelikte belirtilen araçlarda ışıklı ve sesli uyarı işaretlerinin usulsüz kullanımı durumunda sürücülere 96.000 TL ceza uygulanacaktır. Aynı ihlalin bir yıl içinde iki veya daha fazla tekrarı halinde, her seferinde 192.000 TL ceza kesilip sürücü belgeleri 30 gün süreyle geri alınarak araç trafikten 30 gün menedilecektir.

5253 sayılı Dernekler Kanunu:

Lokal, derneklerin tüzüklerindeki amaçları gerçekleştirmek üzere mülki idare amirinin izniyle üyelerin bir araya geldiği sosyal mekân olarak tanımı eklenmiştir.
En az bir yıldır faaliyette olan dernekler lokal açabilecek olup federasyon ve konfederasyonlar için bu şart aranmayacaktır. Tehlikeli maddelerin bulunduğu, ibadethanelere ve eğitim kurumlarına 100 metre yakınındaki yerlerde, öğrenci yurtlarının bulunduğu binalarda veya müdahale araçlarının ulaşamayacağı yerlerde lokal açılamayacaktır.

Lokallerde sorumlu müdür bulunması ve derneğe ait tabelanın görülebilir bir yerde olması zorunlu tutulmuştur. Lokaller, dernek yönetim kurullarınca hazırlanan yönergeye ve ilgili yönetmelik hükümlerine göre işletilecektir.

Lokallerde denetim sırasında Kanuna aykırı faaliyetlerin, izinsiz alkollü içki sunumunun, kumar oynatılmasının veya hayvanlara kötü muamelenin tespiti halinde, lokal mülki idare amirince en fazla 30 gün süreyle kapatılabilecektir.

7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanun:

7068 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 4. fıkrasının Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen (b) bendi yeniden düzenlenmiş olup görev sırasında veya dışında, kurumun hiyerarşik düzenini bozacak veya amirin ya da üstlerinin otoritesini zedeleyecek şekilde amir ya da üstlerinin eylem veya işlemlerini olumsuz yönde eleştirici nitelikte söz söylemek ya da yazı yazma kısa süreli durdurma cezasını gerektirecektir.
7068 sayılı Kanun’un 29. maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen 4. fıkrası yeniden düzenlenmiş olup fiilin hatalı olarak vasıflandırıldığı veya düzeltilebilir bir şekil noksanlığı bulunduğu gerekçeleriyle disiplin cezasının mahkeme tarafından iptal edilmesi dur kararın kesinleştiği tarihteki yetkili disiplin kurulu veya disiplin amiri, kararın tebliğinden itibaren altı ay içinde ceza verme yetki ve sorumluluğu kapsamında yeniden değerlendirme yapacaktır.

7245 sayılı Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu:

7245 sayılı Kanun’un 6. maddesinin 1.fıkrasının Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen hükümleri yeniden düzenlenmiş olup çarşı ve mahalle bekçileri göre bölgeleri içerisinde bulunan konut, işyeri veya araçların güvenliğini temin edecek tedbirleri almak, görev saatleri içinde görevlendirildikleri bölgede tespit ettikleri kabahat fiillerini önlemek ve genel kolluğa bildirmekle görevli ve yetkili kılınmıştır.
Çarşı ve mahalle bekçisi durdurduğu kişi üzerinde veya aracında silah ya da kendisinin veya başkasının yaşamını tehlikeye sokabilecek bir eşyanın bulunduğu hususunda yeterli şüphenin varlığı hâlinde, kendisine veya başkasına zarar verilmesini önlemek amacıyla kişiler üzerinde yoklama suretiyle el ile dıştan kontrol yapabilecektir.

Kanun Resmî Gazete ’de yayımlandığı tarih itibarıyla yürürlüğe girmiştir.

Kanun’un tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

17. Tam Otonom Araçların Otonom Sürüş Sistemine İlişkin Motorlu Araçların Tip Onayı Hakkında Yönetmelik Yayımlanmıştır

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı (“Bakanlık”) tarafından Tam Otonom Araçların Otonom Sürüş Sistemine İlişkin Motorlu Araçların Tip Onayı Hakkında Yönetmelik (AB/2022/1426) (“Yönetmelik”) 01/12/2024 tarihli ve 32739 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.

Yönetmelik ile getirilen düzenlemeler özetle şu şekildedir:

Yönetmelik M ve N kategorisindeki motorlu araçların otonom sürüş sistemi (“ADS”) ile donatılmasına ve bu sistemlere ilişkin tip onayı için özel test prosedürleri ve teknik gerekliliklere ilişkin hükümleri ve bunların uygulamasına ait usul ve esasları belirlemek amacıyla çıkarılmıştır.

Yönetmelik M ve N kategorisi olup belirtilen kullanımda tam otonom araçların otonom sürüş sistemlerine ilişkin tip onayını kapsamaktadır:

Çift modlu araçlar dahil insan veya mal taşımak üzere tasarlanmış tam otonom araçlar, çift modlu araçlar dahil belirli çıkış ve varış noktalarına sahip önceden belirlenmiş bir güzergahta yolcu veya mal taşımak için tasarlanmış tam otonom araçlar, belirli otopark tesislerinde araç park etme uygulamaları için tam otonom sürüş moduna sahip çift modlu araçlar. Sistem, dinamik sürüş görevini gerçekleştirmek için otopark tesisinin dış altyapısını (Konum belirleme işaretleri, algılama sensörleri ve benzeri) kullanabilir veya kullanmayabilecektir.

Yönetmelik, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 29. maddesine, 7223 sayılı Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunu’nun 4.maddesine ve 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin 388. maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.

Tam otonom aracın otonom sürüş sisteminin tip onayı başvurusu kapsamında Yönetmelik ekinde yer alan Ek-1’de belirtilen ilgili siteme ilişkin bilgilere yer verilecektir.

Tam otonom araçların otonom sürüş sistemlerinin tip onayı Yönetmelik ekinde yer alan Ek-2’de öngörülen teknik özelliklere tabi tutulacaktır. Bu teknik özellikler Ek-3 kapsamında onay kuruluşları veya teknik servisleri tarafından değerlendirmeye tabi tutulacaktır.

Tam otonom aracın otonom sürüş sisteminin tipine ait AB tip onay belgesi Yönetmelik ekinde yer alan Ek-4 çerçevesinde düzenlenecektir.

Yönetmelik Resmî Gazete’de yayımlandığı tarih itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Yönetmelik’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

Yönetmelik’te belirtilen Ek’lerin tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.